Yıllardır bas bas bağırdık, İnegöl’deki hava kirliliğinden yakındık… Hava kirliliğinin beraberinde getirdiği hastalıkların artış göstermesinden dolayı şikayetler ettik… Ve hava kirliliğinin kaynağı da, Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikalardır dedik… Her defasında da Starwood Orman Ürünleri firmasının sahibi Mehmet Yıldız’ı birinci suçlu olarak gösterdik. Her önüne gelen de Mehmet Yıldız’ı “İnegöl’ü zehirliyor” diye suçladı… Mehmet Yıldız ise, bu konu her gündeme geldiğinde, “İnegöl’deki hava kirliliğinin ve bundan kaynaklanan yaygın hastalıkların sebebi ben değilim, benim işletmem değil” diyordu. Fakat biz bir kez damgalamıştık Mehmet Yıldız’ı, bacasından çı-kan beyaz dumana da kılıf hazırlamıştık, “Kireç katı-yor, bize yutturuyor, halkı zehirliyor” diyorduk… Oysa, yoğun şekilde duman çıkaran, gök kubbeyi griye, siyaha bulayanları, boya atıklarını ve kimyevi maddeleri yeraltına boca edenleri görmüyorduk. Ya-da çoğunlukla görmezden geliyorduk… Çünkü, birileri birilerini koruma ve himaye görevini üstlenmişti adeta… Sanki, Organize Sanayi Bölgesindeki 100 fabrikanın içinde sadece Starwood Orman Ürünlerinin bacasından duman çıkıyormuş gibi “Cambaza Bak” dercesine İnegöl’deki hava kirliliğinin tek sebebi Mehmet Yıldız diye gösteriliyor, diğerleri kamufle ediliyordu.. Geçtiğimiz günlerde Starwood Orman Ürünleri firmasının Genel Müdürü Hüseyin Yıldız, Starwood tesislerinin bacalarından altı yıldır uluslararası çevre standartlarında gaz salındığını, bacalarından çıkan gazların emisyon değerlerinin yıllardır online sistemi ile Bursa İl Çevre Müdürlüğüne anında iletildiğini vurgularken, özetle, “Bu işin sorumlusu biz değiliz ama öyle olmasına rağmen, madem ki filtre isteniyor, yaklaşık 12 milyon TL’ye mal olan filtreyi taktırdık” diyordu… Öncelikle Mehmet Yıldız’ı, vermiş olduğu söz-de durduğu için tebrik ediyorum. Şimdi, her seferinde “Starwood’a yürüyelim”, “Bu Mehmet Yıldız’ın yatacak yeri yok”, “Tepkimizi gösterelim, İnegöl’ümüzü zehirlemesine izin vermeyelim” diyen bazı sivil toplum örgütlerinin yöneticileri ve bazı ‘İnegöllücülük’ oynayanlar bakalım ne yapacaklar?!… Mehmet Yıldız, her seferinde günah keçisi olarak gösterilen Starwood Orman Ürünleri Tesislerinin bacalarına 12 milyon TL’ye mal olan, yıllık işletim maliyeti ise 750 bin TL’yi bulan filtreyi taktı. Önümüz kış, bakalım bu kış İnegöl’de hava kirliliği yaşamayacak mıyız? Yıllarca, “Benim fabrikamdan çıkan duman standartlara uygundur” diye feryat eden Mehmet Yıldız’a biz “Hayır, İnegöl’ün havasını sen kirletiyorsun” dedik, üstüne yürüdük. Tek suçlu ilan ettik… Suçlamalardan bıkan Mehmet Yıldız yaklaşık 12 milyon ödeyerek dünyanın en gelişmiş filtresini Starwood Orman Ürünleri Tesislerinin bacalarına taktırdı. Şimdi, “Cambaza Bak” diyerek, tek suçlu Mehmet Yıldız’ı gösterenler acaba kimi gösterecek, merak ediyorum… Şu bir gerçek ki, Organize Sanayi Bölgemiz İnegöl’deki hava ve çevre kirliliğine önemli ölçüde neden oluyor… Gerek Yenice Beldesindeki, gerek İnegöl Organize Sanayi Bölgesindeki bazı boya fabrikaları zehirli atıklarını ya arıtmadan direkt olarak dereye verip, Kalburt deresinin rengarenk zehir akmasına neden oluyorlar yada zehirli atıkları açmış oldukları kuyulara boca edip, toprağı ve yer altı sularını zehirliyorlar… Yani, suçlu bir tane değildi ama biz bir kişiye hipnoz edilmiştik. Şimdi hipnozdan uyandık, bakalım bundan sonra ne olacak?... Sahi, bundan sonra güvenle derin derin nefes alabilecek miyiz?... Derelerimizde eskiden olduğu gibi balık tutabilecek miyiz ve keyifle o balığı yiyebilecek miyiz?...