Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, katıldığı televizyon programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 3 Ekim akşamı Twitter'dan yayınladığı videoda, "Kadınlara giyim kuşamını siyasetin tekelinden çıkartıyoruz. Bu hakkı yasal güvenceye alacağız." ifadelerini kullanmıştı.
Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gelin çözümü yasa değil anayasa düzeyinde sağlayalım." diyerek Anayasa değişikliği çağrısında bulunmuştu.
Bekir Bozdağ da açıklamalarında Kılıçdaroğlu'nun sözlerini eleştirerek, "CHP'nin TBMM'ye verdiği teklif şu anda olmayan sorunu sorun haline getirmek bir sorun teşkil ediyor, olmayan sorunu yasal dayanıklı soruna dönüştürür. Kamu işçilerinde ve diğer alanlarda kapsam dışı kalıyor. CHP'nin teklifi sadece bir meslek icra eden kadınları kapsıyor." ifadelerini kullandı.
CHP'nin yaptığı başörtüsü teklifinin nedenini başkanlık sistemi olarak açıklayan Bozdağ, "Cumhurbaşkanımız 'Başörtüsü sorunu eğitimde, siyasette herhangi bir yerde sorun teşkil etmiyor. Anayasa değişikliği yapalım, kolaylıkla değiştirilemez' deyince biz bir çalışma yaptık." dedi.
Yapılan çalışmalar kapsamında karara varıldığını açıklayan Bozdağ, "Tek maddede 24. maddede değişiklik yapılmasına karar verildi. Ona göre bir düzenleme yapılacak. Bu madde sadece başını örten kadınlarımıza değil başı açık kadınlarımızın da anayasada temel hak ve özgürlükler anlamında da şarta bağlanamayacğı ifade ediliyor. Düzenleme büyük bir kabul görecektir.
CHP'nin de destek vermemek için fazlaca bir bahane bulacağını düşünmüyorum. İki maddelik bir düzenleme yapılacak. İkincisi de 41. madde. Aile türk toplumunun temelidir. Türk toplumunun, devletinin güçlü olmasını istiyorsak ailenin güçlü olması gerekir. Sadece Türkiye'de değil birçok ülkede aileyi korumak için anayasada değişiklik yapıldı." ifadelerini kullandı.
Madde 24:
"Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. 14 üncü madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir.
Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dinî inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.
Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve orta-öğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağlıdır.
Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz."
Madde 41:
"Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar."