11.06.2012 18:26:03

...Ve Tırnak Sürtmek

...Ve Tırnak Sürtmek

Doğu Anadolu yöresinde iki kişi kavga ederken, kavgadan zevk alan bir kısım sadist ruhlu insanlar, kavganın daha da kızışması için tırnak sürterler, batıda ise ellerini ovuştururlar… Bu bir batıl inanç olsa da, kişinin içerisindeki ruhsal durumunu dışa vurma açısından önemli bir gösterge…

ŞAHİN-AKTAŞ

...Ve Tırnak Sürtmek

Doğu Anadolu yöresinde iki kişi kavga ederken, kavgadan zevk alan bir kısım sadist ruhlu insanlar, kavganın daha da kızışması için tırnak sürterler, batıda ise ellerini ovuştururlar… Bu bir batıl inanç olsa da, kişinin içerisindeki ruhsal durumunu dışa vurma açısından önemli bir gösterge…

Bu pencereden baktığımızda, ‘maksadı toplum adına üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek’ olanlar, tırnak sürtebilir veya ellerini ovuşturabilirler. Hedefledikleri menfaat doğrultusunda, birilerine hoş görünmek ve de yağ çekmek niyetinde olanlar da, aynı hareketlerde bulunabilir, kavganın, huzursuzluğun büyümesinden sadistçe keyif alabilirler…                                            Roma İmparatorluğunun hüküm sürdüğü dönemlerde, Roma’da Arena’ya çıkarılan gladyatörlerin, hayatta kalma mücadelesi verdikleri kanlı karşılaşmalarda, yere düşen gladyatörü öldürmesi için, ayakta kalan gladyatöre “Öldür, öldür” tezahüratı yapan Romalılar gibi…

Düşmanlarımın bile birbiriyle kavga etmesini hiçbir zaman arzulamadığım için, kavga kızıştırıcılarını, tırnak sürtenleri, el ovuşturanları hep yadırgarım. Hele de toplumun menfaati söz konusu olduğunda vatana, millete hizmet konumundaki insanların birbirleri arasındaki kavgaları, sürtüşmeleri görünce, tırnak sürtenlerin, el ovuşturanların aldıkları sadistçe zevkin aksine büyük üzüntü duyarım… 

Son günlerde Milletvekilimiz Hüseyin Şahin ile Belediye Başkanımız Alinur Aktaş’ın arasında, bazı çevrelerin tırnak sürttüğü, el ovuşturduğu bir soğukluk olduğu gözleniyor… Doğrusu, iktidar partisine mensup iki kilit ismin, bir birine karşı soğuk durmalarını veya böyle  bir görüntü vermelerini yadırgadım… Bu durum, benim gibi düşünen insanları üzdüğü gibi, bundan çıkar bekleyen bazı çevreleri, bazı sadist ruhlu insanları da sevindirmektedir.

Oysa, İnegöl’e hizmet konusunda üst kademede yer alan bu ikilinin, birlikte, uyum içerisinde çalışması, İnegöl’ün ve İnegöllülerin yararınadır. Ancak Milletvekilimiz Şahin ile Belediye Başkanımız Aktaş’ın arasındaki soğukluk, artık saklanamayacak boyutlara ulaşmış görüntüsü veriyor…

Geçtiğimiz Cumartesi günü şahit olduğum olay bunun bir örneği sanki… İnegöl’ü ziyaret eden Rus işadamlarına verilen yemekte, Başkan Alinur Aktaş konuşmasını yaptıktan sonra, bir başka toplantıya gitmesi gerektiği için toplantıdan ayrılacağını söyleyerek mikrofonu konuşmasını yapmak üzere Milletvekilimiz Hüseyin şahin’e uzattı ve yerine oturdu. Şahin konuşmasına selamlama ile başladı ve daha cümlesi bitmemişti ki, Aktaş’ın  aniden yerinden kalkıp gitmesi, toplantıda bulunanlara adeta soğuk duş etkisi yaptı. Rus işadamlarının konuk edildiği, İnegöl’ün değerli işadamlarının bulunduğu bir toplantıda Belediye Başkanı Aktaş’ın yaptığı hareket, ‘saygısızlık’ olarak değerlendirildi.

Başka bir etkinliğe katılmak için ayrılacağını bildiren Başkan Aktaş, konuşmasını bitirir bitirmez, herkesi selamlayıp mikrofonu Milletvekilimiz Şahin’e teslim ettikten sonra tekrar yerine oturmadan buradan ayrılmalıydı. Edep, erkan bunu gerektirirdi. Yani, Milletvekili Şahin konuşmasına başlamadan ayrılmalıydı. Oysa, Aktaş sanki  Şahin’in konuşmaya başlamasını özellikle bekledi ve konuşmaya başlar başlamaz da aniden kalkıp, çıkıp gitti. Tabi Aktaş’ın bu pervasız davranışı  soğuk rüzgarların esmesine neden oldu…

Hoşgörü rüzgarlarının estiği, ülkeler arası dostlukların kurulduğu bir ortamda, İnegöl’de Rus konukların ve işadamlarının önünde gelişen bu olay, Türkiye’nin son zamanlarda dünya çapında yükselen imajına yakışmadı… 

İnegöl’e hizmet için soyunmuş bu ikili arasındaki anlamsız soğukluk veya bu şekildeki görüntü, İnegöl ve İnegöllüler açısından önemli bir olumsuzluktur. Derhal buna bir çare bulunmalı, aklı başında insanlar bir araya gelerek, bir an önce bu ikili arasındaki soğukluk giderilmelidir. Bu görev ilk başta AK Parti İnegöl İlçe Başkanı Bülent Temelli’ye düşer. Eğer bu ikili arasında göründüğü gibi bir soğukluk, bir küskünlük varsa, daha fazla büyütülmeden biran önce çözülmeli, Şahin ve Aktaş bir şekilde barıştırılmalıdır.

Toplum adına hizmet yapmak için siyasete soyunan insanlar öncelikle nefisleriyle değil, akıllarıyla hareket etmek zorundadırlar.

Nefislerini bir kenara bırakıp her şeye rağmen kol kırılır yen içinde düşüncesiyle, yaşadığımız bu topluma neler verebiliriz demeli, bu yöre için neler yapabiliriz, bu şehri nasıl kalkındırabiliriz, elimizdeki bu fırsatı en iyi bir şekilde toplumun menfaatleri doğrultusunda nasıl değerlendirebiliriz diyede düşünmelidirler.

 Dahası; siyaset yaptığımız bu dönem içerisin-de topluma hangi eserler bırakacaklarının hesaplarını yapmalıdırlar.

Bu düşünce ekseninde hep diyaloğ, hoşgörü, istişare ön planda olmalıdır. Unutulmaması gereken en önemli husus toplum adına ve de Allah için yola çıktığını iddia eden insanlar, öncelikle nefislerinden arınmış olmalı, her şey İnegöl için deyip, bazı şeyleri gerekirse sineye çekmelidirler.