AK PARTİ Mİ?

CHP Mİ?

Seçimler kişinin geleceğini belirleme zamanlarıdır.

Anahtar seçmendir, yani bizleriz.

Kendimizin rahat etmesini, çocuklarımızın daha iyi şartlarda yetişmesini istiyorsak, sorumluluk duygusuyla hareket etmek zorundayız.

Geçici sıkıntıları bahane etmek, kızgınlık ve kırgınlık göstermek, geleceğimizi içinden çıkılmaz karanlık dehlizlere atıp atmamak bizlerin elinde.

Mahalli seçimlerde iktidara ders vermeyi veya kulak çekmeyi düşünenler bilmelidirler ki, farkında olmadan kendi ayaklarına kurşun sıkmaktalar.

Açık ve net söylemek gerekirse maalesef iktidara muhalif belediyeler, iktidarın nimetlerinden faydalanma yolunda sıkıntı çekmekteler. Hatta daha da ileri gideyim iktidarın nimetlerinden faydalanamıyorlar. Bu durum her dönem ve her devir için aynıdır. Yani men dakka dukka.

Rahmetli Özal iktidar olduğu dönemler, yerel seçimler arifesinde motorun dişlileri uyum sağlamıyorsa o motor çalışmaz demişti. Yani iktidar ve muhalefet aynı telden çalmalı. Bu mümkün olmadığında akort bozukluğu olur ve çıkan seslerde uyum olmaz.

Bu gerçek doğrultusunda baktığımızda, muhalefet ciddi bir oy aldığında, merkezi hükümetten büyük projeler için yardım alamayacak, vaat ettiği hizmetleri yapamayacaktır. Bir ikinci hususta yerel seçimlerden muhalefet güçlü çıkarsa, erken seçim naraları atılacak ve ülke bir kaos ortamı içerisine sürüklenecektir. 

Şuurlu seçmen hiçbir zaman böyle bir riske girmez, girmemelidir de.

Böyle bir riske ancak maceraperestler girer.

İş işten geçtikten sonra diz dövmemek, elim kırılsaydı da oy vermeseydim dememek ve ben böyle olacağını bilemedim diye söylenmemek için hesabımızı kitabımızı ona göre yapmalıyız.

Yerel seçimlerde genelde yaşadığımız yere kim hizmet getirecekse ve kim faydalı olacaksa ve de iktidarla kim uyum içerisinde çalışacaksa onu desteklememiz lazım diye düşünüyorum.

Tabi ki önce Bursa ve her şey Bursa için deniliyorsa.

Benden söylemesi, ötesi sizin bileceğiniz iş.

Yarın ki yazımı mutlaka okuyunuz!  AK Parti ile CHP sinin mukayesesini yapacağım