Ne yalan söyleyeyim, son bir sürprizle, en az birkaç büyük İlçenin ‘İl olacağına’ kendimi inandırmıştım.

Ama olmadı.

“Üzülmedim” dersem, doğru söylememiş olurum. Üzüldüm… Çünkü, İnegöl bugün gelinen noktayı hak etmemişti. Kuzguna yavrusu güzel görünür misali, ben de “Türkiye’de eğer bir yer il olacaksa, bu öncelikle İnegöl olmalıdır” diyenlerdendim.

Bu konuda hiçbir şey yazmama niyetinde idim.. Ben “İnegöl İl olmalıdır” dedikçe,  “Bu da kabak tadı verdi” diyenler, şimdilerde bakıyorum İnegöl’ün Bursa Büyükşehir’e mahalle olmasını kendilerine yedirememekte….                     

 Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olan kalemşorların akılları şimdi başlarına geldi. Ve toplantılarda yetkililere bu konuda sorular yöneltmekteler.

Bir söz vardır, Arap öldükten sonra pilavı göğsüne dök.

Önemli olan ‘Bad el harab ül Basra’, yani Basra harap olmadan Basra’ya sahip çıkmak.

Bize düşen görev, sadece yapmamız gerekeni yapıp, sonuçlarıyla karşılaşmayı beklemekti. Sorumluluğumuz ise, sonuçları değil, yapmamız gerekenleri yapıp yapmadığımızı kapsar.

Söylemeye dilim varmıyor ama

Artık olan oldu…

Şimdi minareyi nasıl ters çevirip, külah yaparak halkın kafasına geçirmeye,  bu gelişmenin İnegöl  için hayırlı olacağını(!) anlatmaya çalışıyorlar…

Basın mensuplarını Gemlik’e götürmeler, “göreceksiniz iyi olacak” gibi mesajlar vermeye çalışmalar, bence bir başarısızlığın, bir ezikliğin dışa vurumudur.

Şirazi, “Kusuru, kendisine söylenmeyen adam, ayıbını hüner sanır” der. Doğrusu bu son gelişmeler Şirazi’yi haklı çıkarıyor.

İl olmaya namzet, sosyal, kültürel, ekonomik, demografik ve benzer bütün kriterlerde Türkiye’nin 55-60 ilini geride bırakan İnegöl’ün İl Olması için, bugüne kadar kılını kıpırdatma ve sonra da Büyük-şehir’e bağlanma gerçekleşince de “Çok müthiş oldu” de… Böyle davranışa anlam vermekte zorlanıyorum… Neredeyse hep bir ağızdan, “Bakmayın biz İnegöl’ün Büyükşehir’e bağlanması için ne mücadeleler verdik” diyecekler.

Kim ne yapmaya çalışırsa çalışsın, kim ne demek isterse istesin 2012, İnegöl’ün tarihinde geriye gidişin başlangıç tarihi olmuştur...

Daha da önemlisi,

2012, İnegöl’ün ‘Siyaset  Tarihi’ yapraklarında  bir ‘Kara Sayfa’ olarak yer alacaktır…