Mehmet Hanefi YILDIRIM

Tarih: 07.03.2025 12:00

BOZBEY KENDİNE GELMELİ

Facebook Twitter Linked-in

BOZBEY KENDİNE GELMELİ

Bırak artık demagojiyi. 

Bırak artık birilerini karalamayı, 

Bırak artık satır aralarında laf sokuşturmayı.

Bırak artık birilerini suçlamayı

Bursalılar sizden hizmet bekliyor.

Bir yıl içerisinde neler yaptınız, hangi projeleri hayata geçirdiniz? 

Bir yıldır Bursa halkına hizmet adına ne sundunuz?

Bitirmek şöyle dursun, başlamış olduğunuz bir projeniz var mı?

Aktaş’ın yapıp bitirdiklerinin açılışlarını yapmayı marifet mi sayıyorsunuz?

Biz bu ve buna benzer sorulara cevap ararken, siz geçmişi karalayarak işi geçiştirmeye çalışıyorsunuz. 

Bilgi ve belgeler elimizde deyip, aba altından sopa gösterme işinden vaz geçin. 

Varsa elinizde bilgi ve belge, ilgili yerlere şikayetinizi yapın, siz de kurtulun bizde. 

Temcit pilavı gibi her zaman aynı sözleri, aynı suçlamaları duymaktan bıktık.

Yeter artık.

Sizin işiniz bu millete hizmet etmek. Varsa zamanında yapılan bir yolsuzluk onları da ilgili makamlara bildirmek. 

Aktaş’ı öyle eften püften işlerle, öyle saçma sapan sözlerle suçluyorsunuz ki yemin ediyorum toplumun gözünde küçük düşüyorsunuz. 

Kartvizit paralarının dahi belediyenin kasasından ödendiğini iddia etmek ve bunu da yetim hakkı yiyor diyerek kamuoyuna anlatmak, ne kadar insani ve vicdanidir bilemiyorum.

Her gün bir şekilde billboardlarda görünerek reklamınızı yapıyorsunuz. Masraflarını cebinizden mi karşılıyorsunuz?

Elbette ki hayır, o zaman sizin bakış açınıza göre siz yetim hakkı yiyorsunuz?

Mesela bir şekilde belediyenin kasasına yatması gereken paralar NİLVAK’a yatırılıyorsa, adres orası gösteriliyorsa, yetim hakkı yenmiş olmuyor mu?

Mustafa Bozbey, birilerine kara çalmakla, birilerini zan altında bırakmakla bir yerlere varmak mümkün değildir.

Sizinle yapmış olduğum Radyo programında, açıklamalarınızla ilgili Alinur Aktaş’la bir söyleşiye var mısınız diye sordum, işi geçiştirdiniz. 

Ayrıca basın toplantısında ekrana yansıttığı  listede 1. sırada 5.10.7627 Gönül Dostları Başkan ekip ve başkanın düğünü başlıklı kendisinin de izah edemediği, ne olduğu belli olmayan ama kafaları karıştıran bir madde var. Ne gariptir ki Aktaş'ın oğlunun düğünü 03. Eylül tarihindeydi. Ve bu verilen bilgiyle uzaktan yakından alakalı değildi.

Maksadı nedir bir türlü anlaşılamadı. 

Başkan Bozbey aslını astarını bilmediğin ispat edemeyeceğin konuları gündeme getirerek neyi amaçlıyorsun bilemem ama, şu bir gerçek ki böyle iddialar hakikaten gülümsetiyor. 

İlle de bir şey ispat etmeye çalışmak insanı yüceltmez bilesin.

Mahalle dedikodusu yapan biri olmak mı, yoksa her şeyi açık ve net bir şekilde  kamuoyunun huzurunda konuşmak mı istersiniz? 

Tercih sizindir. Teklifim her an için geçerlidir.

Size tavsiyem, Tophane’ye çıkın, zindan kapıya, Mevlevihane’ye , Hanlar Bölgesine şöyle bir bakın, Aktaş’ın yapmış olduğu eserleri görecek, her noktasının tarih koktuğuna şahit olacaksınız. 

Geçmişte başkanlığını yaptığınız Nilüfer’e dönüp baktığımızda ise, nasıl bir kokunun geldiğini kamuoyu söylüyor.

Benim söylememe gerek var mı? 

Kendinize gelseniz, Bursalılara hizmet etmek için gayret gösterseniz iyi olur.

Çünkü işin sonunda “insan ölür eseri kalır, ötekinin de semeri” denilecektir. bilesiniz.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —