18.12.2023 10:48:00

6532

BUGÜNLERİ GÖREN ADAM GARAUDY

BUGÜNLERİ GÖREN ADAM GARAUDY

Bugünleri Gören Adam: Garaudy

Fransız siyasetçisi, komünist partisi ideologlarından, filozof Roger Garaudy (1913-2012), uzunca bir fikir ve inanç yolculuğundan sonra 1982 yılında müslümanlığı kabul edişiyle üniversite yıllarımızın en çok eserleri okunan ve konuşulan aydınlarındandı.
Geçtiğimiz günlerde televizyonda (2 Aralık 2023, Akit tv, Muharrem Coşkun’un sunduğu Kırmızı Masa ) kendisini en iyi tanıyan ve 80 civarındaki eserinden 21 kitabının çevirisi yapan tercümanı, eğitimci-ilahiyatçı-yazar Cemal Aydın’la yapılan bir programın ikinci yarısına denk geldim. Önemine binaen arşivden bir buçuk saati geçen programı başından itibaren zevkle yeniden dinledim. 
Gençliğimizde çok yazısı ve çevirisini okuduğumuzdan ismine aşina olduğum Cemal Aydın’ın da program vesilesiyle ilk defa simasını görmüş oldum. Cemal Aydın, İlahiyat sonrası Fransız filolojisini okumuş ve Müslüman olduktan sona Türkiye’ye 1982’de Tüyap kitap fuarı açılışı ve konferans için geldiğinde Abdurrahman Dilipak’ın davetiyle tercümanlığını yaparak kendisiyle tanışmış, vefatına kadar da irtibatını hiç koparmamış. Bu yüzden kendisini ülkemizde en iyi tanıyan kişi sayılır.
69 yaşında İslam'a giren Fransız aydını, mühtedi mütefekkiri Garaudy’nin din, ideoloji ve dik duruş mücadelesinin masaya yatırıldığı programdan kendimce özet notlar da aldım. Birebir aynı cümleleri olmasa da istifade ettiğim programı istifadelerinize aktarmak istedim.

Fransa ve dünyadaki popülaritesi

1913 doğumlu. 1.Dünya savaşının zor şartlarını yaşayan Garaudy, savaş sonrası moda olan komünizm/ateizm akımına kapılıyor. Felsefe okuyor. Fransız Komünist partisinde 37 yıl hizmet ediyor. Milletvekili oluyor. 2.Dünya savaşı sonrası Devlet şeref madalyası bile alıyor. Fransa’nın Hitlere destek olması sebebiyle faşizm nitelendiresi sebebiyle Cezayir'e sürgüne gönderiliyor. Orada infaz emri yerine getirilirken Bizim dinimizde silahsız adama ateş edilmez, denilmesi çok etkileniyor.
İslam üzerine okumalara başlıyor. Diğer dinleri de okumuş. İlginçtir Cezayir'de sömürge olduğu için, İslam aleyhine yayınlar olduğunu görünce şaşırıyor.
Castro’nun arkadaşı, Küba Üniversitesini kuran adamıdır, militandır, özgürlük yanlısı ve yasaklara karşı bir dik duruşu vardır. Dava adamı, gelirlerini fakir fukara ile paylaşan adam, fikirde eşsiz bir pehlivandır.

Hakkaniyetli, vefalı, yiğit

Komünistken ‘İslam'ın Medeniyetinin İnsanlığa Katkısı’ eserini kaleme alıyor, 1945-46 yıllarında yayınlıyor. Sovyetlerin Macaristan işgalini eleştirdiği için 37 yıl hizmet ettiği komünist partisinden ihraç edildi. Son konuşmasını yaparken komünist partisinde  ‘siz mezar kazıcılarısınız, ileride silineceksiniz, diyor. Tüm gazetecilerin ve partililerin huzurunda böyle konuşuyor. Ardından intiharı düşünmeye bile başladığı bile olmuş. Bu eserini Türkiye de İslam Sosyalizmi diye çevirdikleri için onu ülkenizde ilk tanıtanlar solcular oluyor.

Müslümanlığı ve Siyonizm'i deşifre edince saldırılar başlıyor

Graudy Fransa da Almanya’da kitapları yasaklandı. Filistin sorunun iki devletli bir çözüm için iki taraf arasında çok uğraşıyor. Ancak Siyonistlerin katı ve kararlı duruşlarını öğrenince derdini kitaplarda kaleme alıyor.

1986’da ‘İlahi Mesajlar Toprağı Filistin (1982 yılında.1.Hedef Irak, 2. Hedef Suriye’nin parçalanması olacağını belgeleriyle anlatıyor. Hatta Saddam'ı tuzağa düşmemesi konusunda uyarıyor ama o inanmıyor. 
1991’de ‘İsrail Sorunu’ kitabını bastırdı, yayınevi iflas ettirildi.
1996’da ise İsrail, Mitler ve Terör. Bu eserini hiçbir yayın evi basmadı. Siyonistler yayınlamak isteyenleri Amerikan/Avrupa yayın evlerinin lisanslarını verdirmeyiz diye tehdit ediyor. Kendi imkanlarıyla bastığı bu eseri Romalı bir yayınevine dağıtımını yaptırıyor. O yayınevini de protestolarla tahrip ettiler. Fransız polisi bir şey yapmadı.

‘Sükût suikastı yaptılar’

‘Yahudilik saygı duyduğum bir dindir, siyonizm benim mücadele ettiğim ırkçı bir ideolojidir, diyen Garaudy, onların 6 Milyon yalanlarını, gaz odaları, fırınlar meselesi vb. Yahudi yalanlarını deşifre etti.
‘Siz İsrail Devleti'nin yetkilileri hep Hitleri kötülüyor, 6 milyon gibi şişirilmiş bir rakam ortaya atıyor ve sürekli soykırımdan bahsediyorsunuz. Sizden çok daha sayıda öldürülen Çingeneleri (romanları), sizin 5 katınıza varan sayıda öldürülen Slavları ve daha başkalarını yok sayıyorsunuz. Romanlarınız, filmleriniz, hikâyeleriniz, kitaplarınız, dizileriniz ve müzelerinizle sizden başka soykırıma uğrayan başka hiçbir millet yokmuş gibi dünya insanlığının beynini yıkıyorsunuz. Sürekli kendinizi acındırıyorsunuz, tazminatlar alıyorsunuz fakat 50 yılı aşkın süredir Hitlerin yaptığının çok daha beterini sizler Filistinlilere yapıyorsunuz bu zulmü bırakın. Filistin'de yapmakta olduğunuz işgalleri bırakın, katliamları bırakın’ diyordu.
Hepsini deliller ve kaynaklarla belirmesine rağmen kitaplarındaki söylemlerden dolayı hakkında dava açtılar. AİHM’den döneceğine inanıyordu ama mahkeme tazminata mahkûm etti, 30 bin avro civarında ceza aldı.

Fransa gazeteleri ölümünü üç gün sonra haber verdi

2012’de 99 yaşında vefat etti. Öldükten 3 gün sonra haber verdi gazeteler. ‘Eski komünist ve soykırım inkarcısı Garaudy öldü’ bu kadar. Müslümanlığını hiç anmadılar. İtibar suikastlarını sürdürdüler.
Cenazesi Fransa’ya hizmet eden kişilerin defnedildiği anıt mezara koyulacaktı.
Onu iptal ettiler. Kendisini il başkanlığı zamanından tanıyan o zaman başbakan olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, aile sözcüsü kızına Türkiye’ye getirtip İstanbul’da 3 seçkin kabristandan (Karaca Ahmet, Pierre Loti, Zincirlikuyu) birine defnedilmesi teklif etti. 
Anlayamadığım bir şekilde Türkiye’ye getirilmek istenmesini haber alan Fransız istihbaratının baskıları sonucu cesedini yaktılar.

Vefatı ve cenazesinin yakılması

Hatıratında mezarını anlatır ve vasiyet ederken yakılmak istendiği haberi çıktı. Kızına bu da nereden çıktı diye sormama rağmen baskı altında olduğu belliydi. Davası ve inancı adına bu sıkıntılara maruz kaldı. Müslümanlar hatırasına sahip çıkmalı.
Beni en çok etkileyen yiğitliğiydi, diyen yazar Cemal Aydın, İleriyi gören bu deha şahsiyetin bir sözünü ‘Son haçlı 1291 yılında Akka’dan gemiye binip nasıl kaçıp gittiyse, siyasi Siyonistler de aynen o haçlı gibi kaçıp gidecekler, dediğini aktarıyor ve gündemle alakalı yukarıdaki üç eserini özellikle tavsiye diyor.
Siyonizmi iyi tanıyan özellikle İslam dünyasına ve insanlığa entrikalarını yaşayarak gören bir müteveffa mühtedi fikir adamının mücadelesini bu vesileyle bir kez daha tanımak da güzeldi. Bakalım 2 ayı aşkın zamandır devam eden insanlık dışı son vahşet daha neler öğretecek ve gösterecek!