Fol yok yumurta yok, bu da nerden çıktı?...
Düğün değil, bayram değil, eniştem beni niye öptü?...
Bu sözler, beklenmeyen bir durum karşısında oluşan merakı ifade etmek için, öteden beri kullanılmaktadır...
Dün gazetemizin manşetinde yer alan “Son Çağrı” başlığını taşıyan yazım, kamuoyunda böyle bir merak uyandırdı…
Kimileri, “Her şey bitmiş, Hanefi göle maya çalmakla meşgul”, kimileri  ise, “Yazacak bir şey bulamadı,  laf olsun sütun dolsun” şeklinde değerlendirmeler yaparken, bizi yakından tanıyanlar, yıllardır bu gazetenin nelere vesile olduğunu bilenler, “Haydi hayırlısı, çıkmayan candan ümit kesilmez. Bize ne düşüyorsa, elimizi taşın altına koymaya hazırız” diyerek, çağrımıza yürekten katıldıklarını belirttiler...
Bu arada AK Parti İlçe yöneticileri de, daha önceden bildiğimiz üsluplarını sürdürmektedirler. Kamuoyuyla paylaşacakları veya paylaştıkları, İnegöl’e yapılacak yatırımlar veya hizmetler ile ilgili belli bir programları olmadığı halde, İnegöl’e herhangi bir hizmet geldiğinde, “Biz yaptık, biz ettik, biz işleri sessiz sedasız götürürüz” edasına girmektedirler.
Bunun en açık tarifi, “Armut piş, ağzıma düş” tür…
Türkiye’de, İl olmak isteyen birçok İlçe, iktidar partisi İlçe temsilcilerinin girişimleri ile örgütlenmiş ve bu doğrultuda yoğun girişimler başlatmışken, bizimkilerin henüz suskunluklarını bozmadıklarını, bozmaya da niyetlerinin olmadığını görüyor, üzülüyoruz…
İnegöl’ümüzün İL OLMASI veya Bursa Büyükşehir Belediyesi sınırları içine dâhil edilmemesi konusunda bir gayret sarf ettikleri yok…
İş lafa geldi mi, “Çok çalışıyoruz, çok koşturuyoruz” diyorlar ama sonuçta yaptıkları pek bir şey yok.
Çok çalışmak, çok koşturmak bir plan program çerçevesinde olur…
Her yılın başında bir basın toplantısı yaparak, önümüzdeki yıl veya yıllar içerisinde yapacaklarınızı ve hedeflerinizi söylersiniz. Sonra da yıl veya yıllar içerisinde onları bir bir yerine getirirsiniz… İşte o zaman “Biz çok koşturuyoruz, çok iş yapıyoruz” diyebilme hakkına sahip olursunuz.
Kamuoyuna deklere ettiğiniz bir planınız, bir projeniz yok. Devlet bir yatırım yapacak, İnegöl’ün payına bir şey düşecek, onu da siz sahipleneceksiniz, “Biz yaptık, biz başardık” diyeceksiniz.
Avam tabirle, yemezler efendim, yemezler.
Eğer, gerçekten İnegöl’e hizmet vermek için samimi iseniz ve İnegöl’e bir şeyler kazandırma azmi içerisinde iseniz, İnegöl’ün İL OLMA mücadelesine seyirci kalmaz, elinizi, kolunuzu, hatta başınızı alenen taşın altına koyar, her platformda da dile getirirsiniz….
Bekleyeceksiniz, diğer ilçeler koşsun, koşuştursun, işi halletsin, eğer tesadüfen İnegöl’e de bir pay çıkarsa, “Bakın, biz işleri sessiz sedasız hallediyoruz. Bazıları gibi bağırıp, çağırıp ortalığı velveleye vermiyoruz” diyerek, ahkam keseceksiniz…
Bu tutuma ancak rahmetli Erbakan Hoca’nın, “Hadi ordan, hadi ordan” deyimi ile cevap verilir.
Çünkü, ben samimiyet arıyorum…
Karşımda, elini masaya vuran, tuttuğunu koparan, cesur, atak, azimli yöneticiler istiyorum…
Saygılarımla…