21.02.2022 10:47:00

1887

GÖNLÜM HEP SENİ ARIYOR

GÖNLÜM HEP SENİ ARIYOR

GÖNLÜM HEP SENİ ARIYOR…

   Yolculukların tatlı telaşında gizlidir sıcacık insan olabilmenin o dayanılmaz hafifliği. Hele de tek başına düştüysen yollara; göz teması kurdukların dahil, görüş alanına giren herkes ile aranda oluşan bağın sessiz örüntüsü gibidir seyir halindeki telaşlı dinginliğin.

   Ortak amaçları sadece kavuşmak olan 11lerini hiç tanımayan, hatta bir daha karşılaşma olasılıklarının neredeyse imkânsız olduğu olasılığını taşıyan ÖZde 1lerden objektifine takılan görüntülerini hesaba katarsak, hayatına bakışıyla değenlerin sayısı adeta tavan yapar bir anda.

   Dumanı üstünde çayını ayak üstü yudumlarken yavaştan, geride bıraktıklarına akıttığın hasretin hüznü, kavuşacaklarına duyduğun özlemin derinliğinin sevincine karışır da, gözünden süzülen istemli damlaların dansı eşliğinde yine Neşet Baba çığırır kulağına yanık tınısıyla ‘Göynüm hep seni arıyor, Neredesin sen?’

   Şu Garip Hâlimden

Şu garip hâlimden bilen, şiveli nazlım
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen?
Tatlı dillim, güler yüzlüm, ey ceylan gözlüm
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen, neredesin sen?

Tatlı dillim, güler yüzlüm, ey ceylan gözlüm
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen, neredesin sen?

Ben ağlarsam ağlayıp, gülersem gülen
Bütün dertlerim anlayıp, gönlümü bilen
Sanki kalbimi bilerek, yüzüme gülen
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen, neredesin sen?

Sanki kalbimi bilerek, yüzüme gülen
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen, neredesin sen?

Sinemde gizli yaramı kimse bilmiyor
Hiçbir tabip yarama merhem olmuyor
Boynu bükük bir garibim, yüzüm gülmüyor
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen, neredesin sen?

Boynu bükük bir garibim, yüzüm gülmüyor
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen, neredesin sen?

   Kutsallaştırdığını, taçlandırdığını, vazgeçemediğini, onaylamadığını; ayırdığınla, ezdiğinle, nefret ettiğinle, ötelediğinle aynı kaba koyduğunda başlar asıl doğumun, gerçek olumun.

   Oysa ki akıl, fikir, b(ilim) kandilleri aydınlatır zihinleri;  zifiri karanlık, ışığı; zemheri kış muştular baharı.

   Ve bir gün ansızın yalnızlığının sessizliğinden fısıldar kalbinin gözü: ‘Sahi, Neredeyim BEN?’

    AP