26.05.2021 00:03:00

582

GÜNDEM ÖTESİ

GÜNDEM ÖTESİ

Bilinen dünyada, yapaylaşan ve sıradanlaşan gündemin ötesinde düşünmek lazım. Biraz daha derine bakarak oluşturulan her saydam duygunun arkasına geçebilmek ve ordan bakmak. Tabiki gündemin içinden örnekler ile bezeyeceğim yazımı.

                Dünyamızdan başlayalım;

7 kıtalı dünyamızda kara parçası en fazla olan asya kıtasının en doğusunda bulunan Uygur eli mesela. Çekilen acılar, zulm ve feryatlar gibi.

Kendinizi oradaki bir babanın ve ya annenin yerine hiç koydunuz mu?

Düşünün; Yıllarca bir kadını sevmişsiniz ve sonunda Allah nasip etmiş ve evlenmişsiniz. İlk yıllar zor,  geçim sıkıntıları, iş bulamama. Derken hayat seni gittikçe çaresiz bırakmış. 8 yılın sonunda 7 yaşında dünya güzeli bir kızın ve 3 yaşında yakışıklımı yakışıklı bir oğlun olmuş. Fakat hayat bu yükü kaldıracak işi sana kendi toprağında bırakmamış ve Kendi kanından olan başka bir ülkeye Türkiye’ye gelmişsin çalışmak için. İlk 2 sene güzel gitmiş eşin ve çocukların Türkistan da sen Türkiye de kalmışsın. Kazandığın her kuruşu sayıp, ihtiyacın dışındakini onlara göndermişsin. 2 senenin sonunda bir gün ne telefon ne haber herşey birden kesilmiş. Akrabalaına bile ulaşamamışsın. Vatanına döndüğünde ne sevdiğin karını ne de çocuklarını bulabilmişsin. Kime sorduysan cevap yok. En sonunda uğruna öleceğin eşinin, uğradığı tecavüz sonucu Öldüğünü, Çocuklarınınsa Kimsesiz Uygur Kampmlarından birinde olduğunu öğrenmişsin.

Koyabildin mi kendini Doğu Türkistanlı Babanın yerine?

Dinlerin ve Medeniyetlerin beşiği olan Ortda Doğu örneğin. Masumiyet ve Fedakarlık dini olan İslamın bu kadar yakınında olup, Bu kadar acı ve kahır içinde hayat sürmek sizce o insanların tercihimi?

Daha da spesifik olarak Filistin örneğini verelim. Son dönemde gerçekleşen olaylara dışardan bir göz olarak bakmaya çalışın... İnancınızı, sevginizi veya her türlü bağ duygunuzu kenara koyarak.

Filistin halkının 21. YY’da yaşadığı bu durum ne derecede doğru? Bunun mantıklı bir cevabını nasıl bulmaya çalışır ki insan?

Hele birde şuan yaşanan Katliam için sessizliği seçip, bu sessizliğe haklı sebep sunanlar var! Neden bu kadar karardı içiniz? Orada ölen insan siz ya da sevdikleriniz de olabilirdi.

Düşünsenize bir çocuksunuz, henüz 6 veya 7 yaşlarında. Bir tane oyuncağınız var yanınızdan hiç ayırmadan hep sarıldığınız. Sabah 10 da uyanmış pencereden sızan güneşi görmüş ve sevinmişsiniz. Anneniz sizi öpmüş kahvaltınızı vermiş hatta televizyonu bile sizin istediğiniz kanala getirmiş. Akşama doğru ağbiniz okuldan gelmiş ve size okumayı öğretmek için defter kalem almış. Hava kararmadan babanız da evde ve akşam yemeği için sofraya oturmuşsunuz. Annenizin yüzü gülüyor, babanız size bakıp, ağbinin okul anılarını dinlerken gururlanıyor.

Siz hiç bir füze sesi duydunuz mu? Önce bir çığlık gibi gelirmiş... Sonra zaten çığlıkların sebebi o olurmuş. O sofra dağılmış ağbiniz ve annenizin ölü bedenleri kenara fırlamış ve Çaresiz Babanız sizi kucağına alıp kaçmaya çalışırken En sevdiğiniz iki insanı orada bırakmak zorunda kalmışsınız. Bunu hiç hayal edebilir misiniz?

Siz bu hayali düşünüzde bile acı ile yaşarken 6 yaşında olan Muhammed Salih adında küçük bir çocuk bu hikayeyi yaşadı.

                İnancın ne olursa olsun; Müslüman ol, Hristiyan ol, Yahudi ol veya  Şaman ol.

Dünya da bu kadar ölüm varken hangi inancın mensubu olduğunun ne önemi kalır ki. Sen acıyı anlamadan insanların acısına nasıl laf edebilirsin.