HAYAT MECMUASI
Şimdilerde pek kullanılmayan ama bir zamanların önemli unsuru olan aile albümündeki siyah beyaz fotoğraflarla zaman tünelinde yolculuk yapmayı pek severim. Yine bu yolculukların birindeyim. Fotoğrafta kız kardeşimle beraber mecmuayı okuyor gibi yapıp poz vermişiz. Elimizde 1960 ve 1970'li yılların en popüler mecmuası HAYAT var.
O yıllarda memur ailelerinin tercih ettiği bir dergi idi. Okumayı öğrenince benim dünyaya açılan pencerem olmuştu.
Henüz radyolu günlerimizdeydik.
Saat başlarında ajanslardan haberleri dinler, düşük voltajlı elektrik ışığında gazete ve arada bir alınan bu dergiyi okurduk.
Magazin haberleri, tarihi yazı dizileri, gezi yazıları, yurttan ve dünyadan haberler daha o yaşlarda ilgimi çekerdi, dergi sayfalarını çevirdikçe çok mutlu olurdum.
İran Şehinşah’ı Muhammed Rıza Pehlevi ve ailesini iyi takip ederdim. Mahzun prenses Süreyya’dan çocuğu olmadığı için boşanan İran Şahı, Farah Diba ile evlenmişti. Düğün fotoğrafları ve daha sonra çocukları ile dünyanın gündemi oluyordu.
İngiltere Kraliçesi ve eşi Prens Edward çocukları ile çok mutlu görünürlerdi bana.
Monoco Prensesi Grace Kelly sinemayı bırakmış, mutlu evliliğinde ilk çocuğu Caroline’i kucağına almış, objektiflere gülümsüyordu.
ABD'nin yeni First Lady’si Jacgueline Kennedy, Başkan
Jack Fitzgreald Kennedy ve dört yıl misafir olacakları Beyaz Saray
ile ilgili haberleri merakla okurdum.
Habeşistan kralı Haile Selassie (bu isim çok ilginç gelirdi) ile Irak Kralı Faysal’ı sık sık dergi sayfalarında görürdüm.
Yurttan haberlerde en çok Menderes adını ve sonraları Yassıada duruşmalarını ilgi ile takip ettiğimi hatırlıyorum.
Bir gün babama "Menderes kimdi, suçu neydi?" Diye sormuştum.
"Başbakanımızdı" demiş, bir süre düşündükten sonra "büyüdüğün zaman kendin okur öğrenirsin" diye cevaplamıştı.
Hayat Dergisi yayın hayatına son verdikten sonra, anneme babama bazen sitem eder, neden saklamadıklarını sorardım.
Uzun bir süredir eski objelere, dergilere, kitaplara kısaca bize geçmişi hatırlatan her şeye ilgimiz artınca mezatları, antika pazarlarını dolaşmaya başlamıştık.
Bir gün eşim çok temiz korunmuş, ciltlenmiş 1960'lı yılların iki cilt Hayat Dergisi ile eve geldi. Bana bir hazine getirmişti sanki. Siyah beyaz sayfalarını çevirdikçe ilkokul yıllarıma döndüm.
Öyle bir geçmiş ki zaman….
Jack Kennedy 1963 yılında bir suikaste kurban gitti.
Grace Kelly 1982 yılında geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti.
İran Şahı Rıza Pehlevi 1979'da Ayetullah Humeyni’nin devrimi ile tacından tahtından oldu.
1980'de sürgün hayatı yaşadığı Mısır’da hayatını kaybetti.
Irak’ta hiçbir zaman istikrar olmadı. Haile Selassie 1975 yılında öldü. Habeşistan Etiyopya oldu.
Şahlar devrildi, krallar ve yönetimler değişti.
Kraliçe Elizabeth hâlâ yaşıyor, torunlarının çocuklarını gördü.
Ben de büyüdüm, babamın dediği gibi Adnan Menderes’in hayatını okudum, yakın tarihimizi öğrenmeye çalıştım.
Denildiği gibi; dünya kimseye kalmıyor, devran dönüyor. Bugün elimde 1960 yılının siyah beyaz Hayat mecmuasının sayfalarını çeviriyor, okuyorum. Ve diyorum ki "söz uçar, yazı kalırmış gerçekten."
Televizyonsuz, telefonsuz, internetsiz, radyo günlerime, çocukluğuma şöyle bir gidip, milenyum dönemimize geri dönüyorum.