Allah kimsenin başına vermesin. Oldukça zor bir yaşam. Bir an düşünün, evinizde engelli bir çocuğunuz var. Diğer çocuklar gibi koşup oynaması, okula gitmesi için, bitkisel tedaviden tutunda, şifalı kaplıcalar, tıbbi tedaviler gibi bir çok çare arayışında bulunuyor, başvurmadık kapı bırakmıyor, “bir gün iyileşir” diye umut ediyorsunuz…
Yani, hep umutla, beklenti ile yaşıyorsunuz.
İlk yıllar, “İnşallah benim yavrum da iyileşir, bir gün biz de normal hayata döneriz” diye düşünürsünüz. Yıllar geçer ümitleriniz beklentileriniz tek tek tükenir ve sonuçta kadere boyun eğer, hayatını-zı bu evladınıza adar, kendi egolarınızı, kendi isteklerinizi, kendi yaşamınızı bir kenara bırakmak mecburiyetinde kalırsınız.
İstediğiniz gibi gezip, tozamazsınız, istediğiniz gibi komşuya gidemezsiniz… Çünkü, size özgü bir yaşantınız yoktur artık. Çünkü, kendinizi bu çocuğun yaşamı ile özdeşleştirmek durumundasınız…
Dediğim gibi, Allah kimsenin başına vermesin ama İnegöl’de bu gerçeklerle yaşayan yüzlerce insanımız var.
Onların da gezmeye, tozmaya, hayatın çeşitli nimetlerinden haz almaya ihtiyaçları var…
İşte bu durumdaki kardeşlerimizden otuz aile, oturmuş düşünmüşler, yaşları 18 ile 25 arası engelli çocuklarını da yanlarına alarak, bir Umre seyahati planlamışlar. Kim bilir, belki de bu ailelerin içerisinde ilk kez İnegöl dışına çıkacak insanlar var.
Önce tur şirketi aramışlar, durumlarını anlatmışlar… Bir tur şirketi ile engelli çocukların, kişi başına 670 Avro karşılığında Umre’ye götürülmesi konusunda anlaşma sağlanmış… Tur şirketi, bu anlaşmanın bir hafta süre ile geçerli olduğunu da belirtmiş. Yani, engelli çocuğu ile birlikte Umre’ye gidecek olan aile, bir hafta içerisinde hem kendisinin hem de engelli çocuğunun parasını yatırmış olacak…
Otuz aileden 15’inin ekonomik durumları iyi olduğu için hem kendilerinin hem de engelli çocuklarının Umre için gereken ücretini karşılayabiliyorlar. Diğer 15 ailenin ise maddi güçleri, ancak kendilerinin Umre ücretine yetiyor… Engelli çocuklarını götürmek istiyorlar ama paraları yetmiyor…
Çaresiz bu insanlar, destek konusunda hayırseverlere çağrı yapmamı istediler.
Hayatlarında belki evlerinin bulunduğu sokağın ötesine geçmemiş bu özürlü kardeşlerimiz, Kabe’ye gitmeye niyetlenmişler, Ravza’ya yüzlerini sürecekler…
Bu engelli kardeşlerimizin çok heyecanlı ve istekli olduklarını görünce, İnegöl’ümüzde bu kardeşlerimizi Umre’ye gönderecek birileri bulunur düşüncesiyle, severek bu çağrıyı yapmayı uygun buldum. Böylesine anlamlı, sevabı bol bir hayır işini kim üstlenmek istemez ki?
Değerli hayırseverlerimiz, Umre’ye gitmek için can atan bu çocukları sevindirmek istemiz misiniz? Gücünüzün yettiği oranda, ister bir, ister birkaç engelli çocuğumuzun Umre ücretini üstlenmeye var mısınız?...
Yıllarca dört duvar arasında, engelli çocukları ile baş başa yaşamak zorunda kalan bu insanları sevindirmek istiyorsanız, Gazetemiz yada İnegöl Zihinsel Engelliler Derneği (İZED) aracılığı ile bu ailelere ulaşıp, yardımda bulunabilirsiniz…
Allah şimdiden hepinizden razı olsun…