HİÇ KİMSEYE GÜVENME
16. yüzyıl Fransız deneme yazarı Montaigne şöyle demiş;
"Aslında insanlar seni hayal kırıklığına uğratmıyor. Sadece sen yanlış insanlar üzerine hayal kuruyorsun.” Çok bilinen Deneme kitabının yazarı Michel de Montaigne demişse doğru demiştir. Deneye, yanıla doğruyu bulmuştur!
Margaret Mitchell, Gone with the Wind (Rüzgâr Gibi Geçti) isimli romanın Pulitzer ödüllü yazarı. Bu Margaret hanım çok hoş bir tesbitle, "Erkeklerin en sık yaşadığı hayal kırıklığı, bir kadının da bir beyne sahip olduğunu fark etmeleridir." diyerek ağzımı kulaklarıma birleştirmiştir.:))
"İnsanı en çok acıtan şey hayal kırıklıkları değil, yaşanması mümkünken yaşayamadığı mutluluklardır." Dostoyevski'nin bu aforizması Kahramanmaraş depreminin yıkımı ile yaşanamayan hayatları, yaşanamayan mutlulukları düşündürdü. Yıkılmışsın, enkaz altındasın, aç susuz kalmışsın ve yalnızsın; hissettiğin, sorumluların sorumsuz, suçluların suçsuz sayılmasının yarattığı bir hayal kırıklığı...
"Hiç kimseye güvenme, asla hayal kırıklığına düşmezsin" denir denmesine de, nasıl? Hayat bazen çok acımasız bir öğretici olabiliyor, canın yanarak, kırıla, döküle öğreniyorsun. Hayal kırıklığının başarısızlık olmadığını, baş edilebilir bir duygu olduğunu, yeniden ve yeniden denemenin baş etmenin kesin çözümü olduğunu söyleyen uzmanlara inanarak ve uygulayarak, Paulo Coelho'nun, "Sevdiklerimizin verdiği yaralar kalıcıdır." cümlesine devamla bir cümle de ben kurayım ve diyeyim ki;
"Gün gelir, çok değer verdiğin birinin ardından hayal kırıklıklarını toplayabilirsin."
Gülsema
29.03.2023