Bazı insanlar, her nedense toplumun menfaatine dokunan konulara karşı kayıtsız kalırken, kendi menfaatlerine dokunulduğunda adeta aslan kesiliyor.
Başkalarının hakkı gasp edildiğinde duymazdan ve görmezden geliriz de, bizim hakkımıza küçücük bir dokunmada dünyayı ayağa kaldırmaya çalışırız.
İnegöl’de faaliyetini sürdüren bir kısım meslek kuruluşlarının, Odaların, Derneklerin ne iş yaptıklarını, haksız uygulamalar karşısında neden ses çıkarmadıklarını hep merak ederdim.
Meğer onlar da seslerini yükseltirlermiş!
Ne zaman?
Kendi menfaatlerine dokunulduğu zaman…
Yetkilerinin bir kısmının tırpanlanmaya veya ellerinden alınmaya başlandığı zaman.
İnegöl’de yüzlerce imara aykırı bina var.
İnegöl’de yaya yollarına çıkma yapılarak, yayaların geçişlerini zora sokan, caddeleri, sokakları önemli ölçüde daraltan, trafik akışını engelleyen inşaatlar var.
İnegöl’de imara aykırı yapılmış olsa da, ‘falanca yere şu kadar para yatır, işin olsun’ misali dokunulmamış onlarca yapı var..
İnegöl’de yıllardır bina yaptıran vatandaştan otopark parası alınıyor ama ortada otopark yok…
İnegöl’de bugün yapılan iş, altı ay sonra bozulup yeniden yapılıyor.
İnegöl’de ciddi israf var.
İnegöl’de şaibeli ihalelerden söz ediliyor.
İnegöl’de birinci derecede deprem bölgesi olma-sına rağmen, inşaat izninin 3 katın üzerine çıkarılmasını isteyenler var.
İnegöl’de hakkı gasp edilen yüzlerce kişi var...
İnegöl’de Belediye ile iş yapan bir çok kişinin köşeyi döndüğü, bazı haritacıların genç yaşta milyon liralarla ölçülen servet yaptıkları konuşuluyor.
Bütün bu oluşumlar, söylemler ve haksızlıklar karşısında bir Allah’ın kulu ses çıkartmazken, geçtiğimiz gün Türkiye Mimarlar Mühendisler Odaları Birliği (TMMOB) İnegöl Temsilciliği Başkanı Meriç Kurt’un, “TMMOB asla padişahım çok yaşa diyenlerle saf tutmayacaktır. AK Parti iktidarının kentlerin üzerindeki kirli emellerine, rant oyunlarına engel olarak gördüğü TMMOB’yi bertaraf ederek, kendine dikensiz bir gül bahçesi yaratmak isti-yor, dün gece yarısı yaptığı operasyonla, ülke kaynaklarının talanına karşı çıkan TMMOB’yi ve bağlı odalarını işlevsizleştirmektedir. Kamu kaynaklarının talanını merkezileştirmektedir. Buna rağmen biz, ‘Kral Çıplak’ demeyi ısrarla sürdüreceğiz” şeklindeki zehir zemberek açıklamasını gazetelerde okuduk.
Meriç Kurt bu açıklamayı, geçtiğimiz gece TBMM genel kurulunda kabul edilen 3194 sayılı imar kanununun 8. maddesine eklenen bir bentle “Harita plan etüt ve projeler; ilgili idare kanunlarında açıkça belirtilen yetkili kuruluşlar dışında meslek odaları dahil, başka bir kurum ve kuruluşun vize ve onayına tabi tutulamaz, tutulması istenemez” düzenlemesi üzerine yapıyor ve adeta meydan okuyor.
Ben her zaman çok seslilikten yanayım…
Haksızlığa uğramış insanların, haklarını sonuna kadar aramalarından yanayım…
Zalime baş kaldıran, zulmü kınayan, haksızlıklar karşısında adam gibi mücadele edenlerden yanayım.
Şimdi soruyorum; İnegöl’de yukarıda sıraladığım bunca olumsuzluklar yıllardır meydana gelirken, herkes tarafından bilinir ve görülürken TMMOB İnegöl Temsilcileri nerelerdeydi, neden sesleri çıkmıyordu?
Sadece ayağınıza basılınca sesiniz çıkıyorsa, ve bunca haksızlıkları görüp de haksızlık karşısında çeşitli nedenlerden dolayı sesiniz çıkmıyorsa, sizin söylediklerinizi duyan olmaz.
İnegöl yerelinde ki yanlışlıkları, haksızlıkları, israfları görmezden gelip, adeta İnegöl’deki yöneticilere “Padişahım çok yaşa” diyeceksiniz, iş genel politikaya geldiğinde, menfaatinize dokunulunca aslan kesileceksiniz…
Unutmayın, kendi evinin önünü temizlemeyenlerin “Çevreciyim” demeleri inandırıcı olmaz...