KARANLIK GÖKYÜZÜ PARKI AÇABİLEN ÜLKEME DAİR
Yılın en önemli gökyüzü olaylarından biri olan perseid meteor yağmurunu, 10 Ağustos 2024 Cumartesi günü, Bursa’nın İnegöl ilçesi Başalan Yaylası’nda izleme şansımız oldu. Bir gün öncesinde duyurusunun yapıldığı etkinlik; bin rakımlı Başalan Yaylası’nda, ormanlık alan içerisinde takip edildi.
Öncelikle ülkem ve şehrim Bursa adına belirtmeliyim ki bu etkinlik güzel bir girişim oldu. İcrasında, bizleri bir araya getiren herkesi ve emeği geçenleri yürekten kutluyorum.
Dünya ve hatta galaksiyle buluşma, bütünleşme merakı adına ülkem insanının temin ve tesis etmiş olduğu konfor ve ülkemizin gelişmişliğine yaraşır organizasyonu, ilgiyi ve katılımı görüp yaşamaktan hoşnut olup kıvanç duydum.
Türkiye’nin ilk Karanlık Gökyüzü Parkı'nın açılması hususunda, ilk olarak kamu kurumlarını harekete geçiren uzay ve gökbilimci bilim insanlarının gayret ve yönlendirmesi oldu.
Bursa yerel yönetim birimlerinin il ve ilçe düzeyindeki ARGE çalışmaları, nihayet 2024 yerel seçim sonrasında nihayete erdi. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın eşgüdümlü çalışmasıyla tamamlanan proje; muazzam bir açılışa sahne oldu ve yoğun bir ilgi gördü.
Orman idaresinden alanın güvenliğini sağlayan güvenlik birimlerimize, ilçe belediyesinden büyükşehir belediyesine, farklı siyasi parti ve yapılanmalara kadar herkesin bir uyum dâhilinde bir araya geldiğini gözlemledik ve takdir ettik. Bu anlamda, hem yerelde hem de ülke genelinde seçimli demokrasi kültürümüzün geldiği siyasi birikim ve olgunluk takdire şayandı.
Oysa ulusal haberlerden aynı akşam takip edebildiğimiz kadarıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın yürütme ve iktidar sıfatıyla siyaseten günü, anı kurtarma ciheti ile geçmişin tekrarı mahiyetli muhalefeti eleştirip şeytanlaştırması; Paris’teki ana muhalefet başkanı ve etrafının israf ve şatafatından dem vurup halihazırda ülkenin yaşamakta olduğu sıkı para politikası ve sıcak para piyasalarının darlığı ve para kıtlığını, ana muhalefetin kazandığı belediyelerin israf ve sigorta primlerine bağlaması, gerçekten gülünç ve artık inandırıcılıktan ve safların dışında etkilemekten uzaktır diyebiliriz.
Oysaki eşzamanlı Paris’te çöken Türk millî olimpiyat organizasyonu var. Bu nasıl bir hazırlanış, bu nasıl bir gayret? Güzel ülkemizi dünyada ilk ona dâhil edecek spor komitesi bu mu? Bu sporcular ve organizatörler mi bizi ülke ve millet olarak gururlandıracaklar? Burada siyasî ve idarî tasarrufla hükümetimizce sağlam bir gözlem ve teftişle ilgililerin derhal sorumluluğunun üzerine gidilmelidir. Paris’te yapılması gereken budur.
Ülkemiz, dünyada ve bölgesinde enteresan süreçlerden geçmektedir. Övünülecek bir şeyimiz varsa; iç barışımız, toplumumuzun bireylerinin birbirlerini kabullenişi ve seçimli demokrasi ile idame ettiğimiz demokratik siyaset birikimimizdir.
Önceki gece, yereldeki bir yaylada, dünya ve galaksi ile buluşmadaki katılımcıların heyecanı, uyum içerisinde çeşitliliği ve ilgisi sunumlarda da çok açık belliydi.
İlgili bilim insanları ve aktivistler, çok heyecanla uzayla bütünleşmemizden dem vurdular. Sunumu yapan moderatör, harika bir izleyici katılımı ile dağ başında bizleri telefon interneti ile uzay bilgisi ağırlıklı bir yarışmayla bütünleştirdi.
Gençlerimizin uzay bilinci, uzay bilgisi ve katılımı harikaydı!
Geceyi, güvenlik birimlerimizin kayıtlarına göre yedi yüz kişi çadırlarıyla belediyelerimizin temin ettiği altyapı desteği ile yaylada geçirdi. Ülkemizin böyle siyaset üstü organizasyon ve çalışmalara ne kadar ilgili olduğunu ve başarabildiğini, günlük siyaset ve çekişmelerden uzak bir şekilde yerelde başarabildiğini görebilmek güzeldi. Bu ve benzeri faaliyetlerin devamını, ülkem ve mensubu olduğum Türk milleti adına canı gönülden diliyorum.