13.03.2023 22:06:00

6060

KIZIL GÜN BATIMINDA SESSİZ ÇIĞLIĞIM

KIZIL GÜN BATIMINDA SESSİZ ÇIĞLIĞIM

 

savaşta kadın ve çocuklar öncelikli olmak üzere siviller tahliye ediliyor. 

#hatay #nurdağ #kahramanmaraş #adıyaman #malatya ...

abla oyuncak var mı ? dedi. çocuklara hayallerini verebilseydik ... 

herkes ama herkes gidip görmeli yaralara dokunmalı sorumlusu olduğunu anlamalı . 

Ülkemizin Hiroşima'sı. orada yaşayanlar bizim kimi kimsemiz. sarılmalıyız.(ss)

KIZIL GÜN BATIMINDA SESSİZ ÇIĞLIĞIM

Hatay, gitmek mi zor görüp dönmek mi?

kültürler beşiği toprağı, koynuna acılar bastı. 

Sardı sarmaladı çaresizliğiyle. söz utandı göz utandı, akşam çökerken kente sönmüş ışıklarının umutlarına anılarıyla yaşanan güzel günler el uzattı. 

Kimi kimsesi yoktu.

Demir büklüm büklüm, beton toz dumandı. 

Genzinde bir acı ... Orda yatıyor insanlığımız.

Nasıl anlatılır ki, kader mi bu?

Nefesimin boğulduğu yerde gözlerimin içine bakan iki minik yavru, abla bizi fotoğraf çekermisin diye seslendi.

Eslin ve Ela ... Mavi gözlerinde yarınlar... 

Hatay kızıl gün batımında sessiz çığlığım. 

Hayattan hevesini alamadan gidenlerin diyarı, kalanların öksüz suskunluğu.

binbir soru, kim , nerede, yaşıyor mu öldü mü, çocukları kollarında olmayan analar, anaların koynunda uyuyamayan çocuklar ... 

sevgi... 

Yarayı saracak sevgi, hicbirsey eskisi gibi olmayacak, ama bize yadigar Hatay ! 

Atam'ın kişisel meselemdir , dediği topraklar. Kişisel meselemiz ,yürek sızımız, yeniden doğma sancımız, kucaklaşarak iyileşecegimiz yarınımız. 

Nice Eslin ve Ela için memleketimiz. (ss)

 

 

FISILTI

diyorlar ki, çok duygusalsın.
yük gibi biraz da zayıfça... eh  biraz da gereksizceymiş ifadesi yayılıyor mimiklerine söyledikleri  iki kelimenin arasından.
Tomris Uyar çıkıveriyor heybeme , hani diyor ya; 'çok bağırdım duyulmadı. Artık fısıldamam bile' 
işte aynen böyle bu coğrafyanın kaderi. 
fısıldamayanların suskun sokaklarında  beziganların kahkahası yankılanıyor.
acılar derine derine dağılıyor. 

Sen duymazsan ben duymazsam kim duyacak testisi susuz kalmış avuçların nasırında ki sızıyı.
Adımıma bir adımla ses ver, fısıldayalım sabaha mavi başlamak için. 

Öyle ya ölümümüz kefensiz bizim.  En mutlu gün gibi gamzelerimize sürelim sevgimizi, toprağında gül gibi. 

Sen bana, 'geç kalmak için erken' derdin... gitmek için erken değil miydi...fısılda...(ss)