MESLEK SEÇİMİ ÜSTÜNE
Meslek, insanın yaşamak için para kazanma yollarından değildir sadece, doğuştan getirdiği yetenekleri kullanabilme, kendine has özel imzasını atabilme alanıdır aynı zamanda. Bütün bir yaşamımız boyunca var olmaya çalışırız. Seçtiğimiz meslek bizim var oluş biçimimizi sunma alanı sağlamıyorsa, para kazanıyor bile olsak, içimizde bir yerlerde ışığımız sönmeye, yaşam enerjimiz azalmaya başlar. Mesleğinde çok başarılı insanlara başarılarının sırrını sorduğunuzda hep aynı yanıtı alısınız. “Mesleğimi seviyorum”.Yani evet ben bu meslekte kendimi yaşayabiliyorum kendi cevherimi , öz ışığımı kullanabiliyorum ve mesleğimi yaparken biliyorum ki doğru yerdeyim diyor.
Yaşamımızı bu kadar derinden etkileyen meslek seçimi ile ilgili kararlar alınırken, gençlerimiz ne kadar kendi yetenekleri ve ilgileri doğrultusunda seçim yapıyor? Size uymayan bir ayakkabıyı ayağınıza geçirip, nasıl yol alırsanız,yetenek ve ilgilerinize uymayan bir meslekle de öyle yol alırsınız. Yarı yolda ayakkabılarını çıkarıp vazgeçenler, çıplak ayakla yürümek zorunda kaldıklarında ancak ,aileler fark ediyor o ayakkabının çocuklarının ayağına uymadığını….
Çok başarılı bir eşit ağırlık öğrencisi olabilecekken, ailesinin isteği ile fen okuyan öğrencilerin istediği meslekte olamamak dışında ki kaybı ise başarı duygusuyla tanışmadığı bir öğrencilik dönemi..Uyum sorunlarıyla, çalkantılı bir ergenlikte yitiriyor çoğu genç güven duygusunu, yaşamda var olma arzusunu... Ellerindeki gitara aşık gençler anımsıyorum, Güzel Sanatlar Lisesinde olması gerekirken, Anadolu Lisesine gelmiş, anne babalarının kendileri için seçtiği fen alanını okurken,YKS ile ilgili hayallerini yitirmiş…
Doğru meslek seçimini önündeki tek engel değil aslında, anne babanın yanlış yönlendirmeleri. Aileler seçimi çocuklarına bıraksalar bile, yetenekleri ve ilgileri ile ilgili olarak gerekli farkındalık kazanamayan gençler, hangi mesleği seçebilecekleri konusunda fikir sahibi olamıyorlar. Yani ilgi ve yetenekleri konusunda kendilerini tanıma şansları olmamış, çicek olmuş çocukluklarında uslu olmayı öğrenirken, hiç deney yapmamış, hiç öykü yazmamış, hiçbir sosyal faaliyete katılamamışlar. İlgi ve yetenekleri desteklenen gençler meslek seçerken daha bilinçli olabiliyor..Nerede olmak istediği ile ilgili farkındalığı yüksek olan gençler elde ettikleri YKS puanı çok yüksek bile olsa daha alt puanda bir fakülte seçebiliyor. Önemli olan elde edilen puana göre bir üniversite de olmak değil, kendi yetenek ilgi ve yaşam amacınıza uygun bir meslekte olmanız.
Bazen de anne ya da baba belirgin bir baskı yapmazken, kendisi ister gencin anne ve babasının istediği bir meslekte olmayı. Onları mutlu etmenin, onların hayallerini gerçekleştiren olmanın kahramanlığını yaşamaktır amacı. Kendisi için seçim yapmadıklarını yıllar sonra anlar çoğu…
Seçtiğiniz mesleğe uygunluğunuz sadece sizin mutluluğunuzu sağlamaz, sizden yararlanan insanları da mutlu eder. Mesleğini severek yapan birinden hizmet aldığınızda, emin ellerde olduğunuzu bilirsiniz. Seçiminiz olan mesleklerde, ışık olmanız dileği ile. Sevgiyle kalın kendinize yol alın..
Uzman Psikolojik Danışman
Müjgan SONUÇ