17.08.2021 17:13:00

711

NAS-MUTLU SON

NAS- MUTLU SON

                                                                NAS-MUTLU SON

Büyümeye, olgunlaşmaya, bütünleşmeye, özümüzdeki yüceliği fark etmeye doğduğumuzun idrakine varabildiğimizde, içimizde yanan kandilin aydınlığında, hoş gelişler, hoş gidişler olarak algılarız yolculuğumuzda bize eşlik edenleri, vakti dolunca da terk-i diyar eyleyenleri.

 Okumayı ilk söktüğü zaman duyduğu sevinçle ardı ardına çığlık atası, mutluluktan göz yaşı dökesi gelir ya o saf masum çocuk kalbin, zamanı gelir de bilgiden hale geçtiğinde benzer duyguyla coşar,  ezberlerini bozar, hatimlerini tecrübe eder, her anda bin şende görünene şahitliği başlar bu kez olgun yüreğin.

Başına gelen her olayın içinde barındırdığı, biricik cana özel, anda yazılan, anda kurulan, anda tezahür eden/ettirilen kutsal yaşam sayfalarından oluşan o çok değerli, paha biçilmez, en kıymetli ab-ı hayat kitabının açılımını deneyimlemeden mutlu sona, kendi NAS'ına, varamayacağının farkına varır bu sefer de potansiyel koca gönül... Yol boyu kapıyı dışarıdan çalmalar, sabırla beklemeler, içeriye dönmeyi akıl edemeden 4444 kere yapılan tekrarlar, ‘Bir kez açıldı mı bir daha da kapanmazmış  o bab'  inancıyla  kor ateşlerde  yanmalar, sönmeler, sancılı doğumlar sonrası küllerinden tekrar vücut bulan anka sürüsü misali semada sonu olmayanı aramalar...

   Rüya bu ya aslında ne bir kapı varmış açılacak, ne de bir anahtar varmış aranıp da bulunacak.

Meğer metaforların ince manasını çözebilenler erermiş muradına, kalanlar ise çıkarmış kerevetine. Geriye ne mi kalırmış?

   Bu dünyaya öldün mü ki bilesin

   Ayna oldun da gördün mü ki çözesin

   Dirilikten haberin var mı ki ey can

   Sonsuzsun, sadece ÖZüne odaklan.

  Kıssadan hisse vermek ne haddimize, ancak kulağına küpe olur bu satırlar varsa kısmetinde rast gelene:

   Zihninde öl de, özünde dirilesin,

   Kendine dön ki, kadrini bilesin.

   A.P