Mehmet Hanefi YILDIRIM

Tarih: 25.04.2025 19:38

NEREDESİN EY AKIL

Facebook Twitter Linked-in

NEREDESİN EY AKIL

 

Ülkemizde kabullenemeyeceğimiz öylesi işler oluyor ki, avam tabirle “ne dine sığar ne de imana.”

Her nereye baksam yüreğim sızlar.

Bir yanda ağaç dikmenin faziletinden bahsederiz, öte yandan ağaç katliamını görmezden geliriz.

Kimi zaman ormanın içlerinde bol oksijenli şahane manzaralı evlerde oturmak, kimi zaman da teknolojinin nimetlerinden faydalanma, konforlu bir hayat sürdürme adına ormandaki ağaçların yok edilmesine göz yumarız. 

İşte insanoğlu bu.

Bilmiyorum ormanın içlerinden geçen yüksek enerji iletişim hatları dikkatinizi çekti mi?

Her ne hikmetse bu hatların geçtiği güzergah üzerindeki ağaçlar ve bitki örtüsü korunmaz.

Her zamanki gibi işin kolayı seçilir, ağaçlar kesilir, bitki örtüsü nerede ise kökünden sökülür toprak meydana çıkarılır. 

Biz de, ilgililer de seyrederiz.

Gerekçeleri; yüksek gerilim hatlarının çekileceği yer üzerinde bulunan  ağaçların uzaması nedeniyle, çarpılma veya benzeri olaylara sebebiyet vereceği düşüncesiyle bu güzergah üzerindeki ağaçlar tamamen kesilir.

Oysa ABD gibi gelişmiş ülkelerde hattı işleten şirkete hattın geçtiği yerlerdeki ağaçların bakımı, budaması, uzayan dalların kesimi gibi sorumluluklar verilir. 

Yani bizde ki gibi kaş yapayım derken göz çıkarılmaz.

Neredesin ey akıl, neredesin ey insaf?

İşte tam bu noktada duyarlı bir vatandaş, sanayici, Saloni şirketinin CEO’su Haluk Özbek, gitti, gezdi gördü.

Yerinde yaptığı tespitlerle yüreği sızlayarak, kanayan bir yaraya parmak bastı. 

Bizleri ve yetkilileri daha duyarlı davranma adına bir yazı kaleme aldı. 

Aynen yazıyorum.

Yazının altında videosunu paylaştığım bu orman katliamına, saçma ve tehlikeli uygulamaya kim karar veriyorsa ileri derecede aptal olsa gerek. Uygulamanın acilen sonlandırılması zarar verilen alanların tekrar rehabilite edilmesi çok çok önemli. Ülkemizin hatta dünyanın en önemli Kayın ağacı rezervlerinin biri İnegöl’ün güneyinde, Uludağ’ın Bozüyük istikametie doğru kuzey yamaçlarında yer alır.

Benim de çocukluğumun geçtiği bölgemizdeki Kayın ağacı ve ormanları bugün İnegöl şehrindeki yıllık 4 milyar dolarlık mobilya üretiminin ana hammaddesi hatta mobilya mesleğimizin tarihsel başlangıcındaki en önemli sebebidir.

Yani mobilyacılığımızın sebebi vücududur. Kayın ağacı milyonlarca yılda oluşmuş değerli toprak örtüsünde yetişir. O bölgeyi 50 yıldır iyi bilirim. Çocukluğum o ormanlarda geçti. 75 yıldır yüksek enerji iletişim hatları olmasına rağmen yüksek enerji iletişim hatları altlarında sadece bitki örtüsü budaması yapılırdı. Güya akıl, mantık ve bilimsellikten uzak şekilde bir uygulamayla güya alttaki bitki örtüsü enerji iletişimine zarar veriyor diye artık dozerlerle o kıymetli orman örtüsüne ve ormana kıyım yapılarak kıymetli toprak örtüsü kaldırılmaktadır.

50 den fazla ülkeye gittim, böyle bir uygulamaya şahit olmadım. Toprak örtüsü kaldırıldığında çıplak toprak yağmurlara, rüzgarlara  dayanıksız olduğu için daha şimdiden çok büyük erozyonla değerli toprak kaybı ve 2-3 metrelik yarıkları oluşmuş durumda. Değerli toprak örtüsünü kaldırmak kayın ormanlarımızın geleceği için çok büyük tehlikedir. 

İnsan eli ile bilimsellikten uzak saçma nedenlerle yok edilen o toprak artık milyonlarca yıl oluşamayacak. Ülkemizin orman bakanlığı ve orman teşkilatı normalde dünya standardının üzerinde beceri ve hassasiyete sahiptir. Böyle bir yanlışlığa nasıl müsaade edildi, çok büyük hayretler içerisindeyim.

https://youtu.be/Uy_HCdI-bNY?si=1sbWr2KMg5scq4od…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —