Ramazan’dan Miras Kalan

Her ibadetin bir ruhu, manası, hikmeti vardır. Bir ay bizim iklimimize misafir olan kutlu ay Ramazan ve içerdiği güzellikler maddi ve manevi dünyamıza çok şeyler katarak, mutluluk ve huzurlar bırakarak aramızdan ayrılmaya hazırlanıyor.

Bir kez daha tefekkür ettim, bu mübarek zaman diliminin bize kazandırdıkları bağlamında muhasebe yaptım ve yeniden Rabbimize hamdü senalar eyledim. Şöyle ki

-ilk ibadet namaz. 

Şaban ayının son günü gün batımıyla bir ay biter akşamıyla bir yeni kutlu ay misafir gelir. Ramazanın ilk ibadeti akşamla ay 
başlar ardından ramazan gecelerine mahsus kuvvetli sünnetlerden ilk teravih yatsı ardından kılınır ve ay boyu devam eder. Ramazan, namazlarımıza dikkate alıştırır.

-Seher bereketi

Bir müddet istirahatten sonra ramazan bizi sahur vakti, seher bereketi ve teheccüdün kıyamına hazırlar. Peygamber müjdesiyle her gecede bulunan bu mübarek zamanı ıskalamamayı öğretir.

-Sabır kahramanı olmak

Oruç kendimizi, elimizi, dilimizi vb. azalarımızı tutmayı, öfkemize sahip çıkmayı orucu öfkenin mazereti yapmamayı talim ettirir. Bizim onu tutmamızla onun bizi tutuşu birbirine karışır. Bizleri sabırla yoğurur.

-Kur’anla ünsiyet

Topluca okunan mukabele veya ferdi tilavetlerle Kerim kitabımız Kur’an’a daha fazla vakit ayırmayı ve okumayı, Kur’an bağış kampanyalarına iştiraki, çocuklarımıza Kelamullahı okutmayı ve onlardan dinlemeyi, kitabımızla daha çok yüzleşmeyi aşılar.

-İftar, tefekkür ve duaları.

Kusuru azaltılmış, ikmal edilmeye çalışılmış ibadetin sevinci ve iç huzuru ve vaktini bekleme  Nimetlerin kadru kıymetini anlamayı, empati kurmayı, şükretmeyi öğretir ve israftan korur. Bu haz ve hız çağında nefsi dizginlemeyi, terbiye edip güzel hasletlerle donatmayı, kişilik ve karakterimize iyi huylar ve güzel ahlakla süslemeyi sağlar.

-Kul olma bilinci

Yüce yaratıcısının emriyle başlayıp bitirdiği namaz, oruç, dua, infak, sabır, şükür vb. ibadetleriyle aciz bir kul olduğu şuuruyla dolar, Halikını/rabbini tanımanın ve onu hoşnut edecek davranışlar sergilemenin mutluluğuna erer.

-Diğergam olma ufku

ikram, fitre-fidye-zekat ve infaklarımızla empati kurmayı, yakın-uzak mağdurları, muhtaçları, mazlum coğrafyaları hatırlamayı öğütler. Onlarsız sahur, iftar sevincinin eksik kaldığı hissiyatını kazandırır.

-Kadr-u kıymet bilmek

Kadir gecesini aramayı ‘her geceyi Kadir, her kişiyi Hızır bil’ esprisinde yatan değerlerin ve fırsatların farkında olma konusunda temkin aşılar.

-Ahiret yörüngeli yaşamak

Bu disiplini kazandırır. Var olan uhrevi duygularını bu ayda daha da besler. Öte alemde kendine yatırım yaptığına, burada dikip orada biçmeyi ve manevi ziraat ve ticareti özümser. Hatalarını kusurlarını sildirme yarışına girer. Girmeyi umduğu cennetin kapılarını oruç ve diğer ibadetlerle açmayı hedefler.

-Sosyal barış ve huzur iklimi.

İslam coğrafyasında olumsuz manzaralar karşısında örselenen ruh dünyamızı paylaşarak toparlamaya çalışır, buruk bayram sevincini bölüşerek tamamlamaya gayret ettirir. Küslük ve kırgınlıkları unutmayı sulh sükun insanı olmaya namzet oluruz. 
Bir askerin talimgahı gibi Allah ve İslam erinin de kendini talim eden prensipleriyle geçirdiği terapi /kurs /kür/ kamp ayı ruhlara sükunet kazandırır.

Ruhların ikram iklimi manevi cömertlik

Ona hediyeler sunduğumuz gibi bizlere miras bıraktığı değerlerle sabır, şükür, dua, tevekkül, ikram, ihsan, kitap insanı rabbini ve kendini bilen mütevazı bir ümmet ferdi olmaya hazırlar.

Hülasa

Denilir ki hac, Kabe’den/ Mekke’den dönünce; namaz, camiden çıkınca; oruç da ramazan bitince başlar. Tüm kazanımları devşirmeye çalışıp, enerji ve sinerjiyi tam manasıyla kuşanıp onbir aya yayabilme hünerini gösterebilenlere ne mutlu. Tüm mazlum coğrafyamızla beraber Ramazan Mirasımızın hayrını görebilmek umuduyla cümleye hayırlı bayramlar!