SARI OTOBÜSLER NEREDE
Aradan 10 sene gibi bir zaman geçince insan bazı sözleri unutabiliyor. Sarı otobüsleri hatırlattıkları için Ahıskalılar Derneği Eski Başkanı Mehmet Taş ve Kolye adlı kitabın yazarı Lütfi Şimşek’e teşekkür ederim.
Sarı otobüs hikayesi.
Kaynak: Kolye, Gerçek Hikayeler.
Yazarı Lütfi Şimşek
Lütfi Şimşek ve Bülent temelli Ankara'ya seyahat etmekteler. Aralarında şöyle bir konuşma geçer.
Sayfa 87-88
“Başkan senin sarı otobüsler gidiyor.” dedim.
“Nasıl yani?” dedi.
“ Unuttun mu 2014 te ilçe başkanıyken köy köy, kasaba kasaba sarı otobüsleri anlatıyordun”
“Ha şu mesele! Nereden geldi aklına?”
Oğlum vekil olunca sorarlar nerede bizim sarı otobüsler diye” dedim.
2014 seçimlerinde yasa ile belde belediyeleri kapatılmış, köylerde mahalleye dönüştürülmüştü. Bunun gerekçesi de hizmette eşitlik ve verimliliği sağlamaktı. İlçemizde de bu kapsamda beşe yakın belde belediyesi kapatılmış, köylerin tamamı da Büyükşehir’e bağlanmıştı. Seçim öncesi ilçe başkanı olan Bülent arkadaşımız, bu uygulamanın nasıl yararlı olacağını, devletin ciddi tasarruf sağlayacağını, hizmetin çok daha fazla ve hızlı geleceğini, imarın, altyapının daha sağlıklı olacağını canhıraş bir biçimde anlatıyordu.
Belde sakinleri belediyelerinin kapanmasını, köylüler de yüzyıllardır köy olarak geçen isimlerinin mahalleye dönmesine tepkiliydiler.
Hatırladın mı? Bu uygulamayı savunmak için uydurduğun icadı? “Yalan değil ki”
Seçim öncesi beldelerde, köylerde Başkan, “Arkadaşlar, ağabeylerim, amcalarım, hacı dedeler Büyükşehir’in sarı belediye otobüsleri beldenize, köyünüze gelecek. Yani lüks otobüslerle İnegöl’e, yine aynı otobüslerle isterseniz Bursa’ya gideceksiniz. İşinizi göreceksiniz” Bu arada sesini biraz daha yükselterek “Hacı dedeler, amcalar Ulucami’de öğleni, ikindiyi, Cuma günü ise Cuma’yı kılıp İnegöl’e, İnegöl’den de aynı gün içinde yine sarı otobüslerle beldenize, köyünüze döneceksiniz.” diye propaganda yapıyordunuz.
Güldü. “Eh biraz fazla atmışız ama bak herkes memnun. Köylerin çöplerini bile büyükşehir topluyor” dedi.
Sanırım bu kadar alıntı yeterli.
Hala büyükşehir yasasının yılmaz savunuculuğunu yapan Temelli’ye soruyorum.
Sahi nerede sarı otobüsler.
Köylü kardeşlerimiz sayende Cuma namazlarını Ulucami de kılabiliyor mu?
Alt yapı ne durumda?
Eh biraz fazla atmışız demekle her iş halloluyor mu?
Aradan 10 yıl geçmesine rağmen, köylere alt yapı gitmedi, sarı otobüsler gelmedi. Ama Temelli hala bıraktığımız yerde, yani sahada. Bu konu ayrı bir başlık, bir başka yazımda.