Akıl hastanesinin Deliler bölümünden şikayetçi olan müdür  kendi kendine “bir fırsatını bulsam da şu delilerden kurtulsam” diye düşünür dururmuş.

Bir gün görevli koşa koşa müdürün odasına girerek, “Efendim deliler toplanmış, hep beraber namaz kılıyorlar” demiş.   

 Müdür yanına birkaç doktoru da alarak, delilerin olduğu salona girmiş… Bakmışlar, hakikaten hepsi namaza durmuşlar. Doktorlar gördükleri bu manzara karşısında şaşkınlıklarını gizleyememiş.

Müdür, doktorları gönderdikten sonra kendi kendine, “İşte tam fırsat” diyerek, delilere, “Sizi hacı yapacağım” demiş.

Deliler sevinmiş.

Müdür binanın ana kapısını açmış, delilere binanın etrafında dönmelerini söylemiş.

Delilerin  hepsi binanın etrafında dönmeye başlamış…

Aradan birkaç gün geçmiş…

Müdür masasında oturmuş keyifle çayını içerken, birden pencereden içeri taşlar yağmaya başlamış.

Bu taşlardan bazıları müdürün kafasına, gözüne isabet etmiş..

Kafa kırık, göz patlak bir halde dışarı çıkmış  bağırmış;

“Ne yapıyorsunuz siz?”

Deliler hep bir ağızdan;

“Bugün şeytan taşlama günü” diye cevap  vermişler….

Bu haftaki kıssadan hissemiz de bu.

Yorumu size bırakıyorum. Sadece şu kadarını söyleyeyim ki, kendilerini akıllı sanıp, karşısındakileri sürekli katakulliye getirenler unutmamalıdır ki, bu işin bir de ‘Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner’ misali ‘Şeytan Taşlama’ zamanı da gelecektir….