TRUMP VE BİZ
Bir yanda dünya barışı için çaba ve gayret gösterirken, öte yandan olmayacak duaya amin demek için kolları sıvadık.
Bölgede hatırı sayılır, sözü dinlenir bir ülke olma hedefimiz var.
Gözler Putin’de, kulaklar Trump’ta
Onların bakışlarına ve sözlerine anlam yükler olduk.
İsrail’de katliamların acımasızca devam ettiği, Filistinlilerin öz topraklarında parya olduğu bir zaman dilimi içerisinde, ABD Başkanı Trump alışılmış geleneği bozarak, Meksika ve Kanada’ya gitmeden önce Körfez ülkelerine gitti.
Trump, İslam ülkelerine hoş görünmek maksadıyla olsa gerek, İsrail ile arasının limoni olduğu imajını vermeye çalıştı.
Sanırım Trump’ın ticari zekası “kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” dedi.
Oysa Trump’ın Yahudi seviciliğini bilmeyen yoktur.
Tramp, körfez ülkelerine giderken, kadife eldiven altında demir yumruk göstermeyi ihmal etmedi.
Maksat gözdağı vermek ve akabinde umduğunu almaktı.
Suudi Arabistan’dan 600 milyar dolar.
Katar’dan 1.2 trilyon dolar.
Birleşik Arap Emirliklerinden 1.4 trilyon dolar, toplamda 3 günde 3.2 trilyon dolar alarak, mutlu ve mesut bir şekilde körfez’den ayrılıp ülkesine döndü.
Filistin haritadan silinecekmiş, Filistinliler toplu katliamlarla karşı karşıyaymış, çocuk, yaşlı, kadın demeden öldürülüyormuş.
Kimin umurunda.
Birileri ülkesinin refahı için mücadele ederken, birileri de rahat etmek için.
Ve bunlar Müslüman öyle mi?