Enerji sektörünün öncüleri Uludağ Enerji Zirvesi’nde buluşuyor

Enerji sektörünün öncüleri Uludağ Enerji Zirvesi’nde buluşuyor

Enerji sektörünün öncüleri Uludağ Enerji Zirvesi’nde buluşuyor

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Enerji Konseyi öncülüğünde, “Geleceğin Enerji Stratejisi” temasıyla düzenlenen Uludağ Enerji Zirvesi Bursa Business School’da başladı.

BURSA (İGFA) - İş dünyasının referans eğitim merkezi Bursa Business School’da düzenlenen Uludağ Enerji Zirvesi iki gün boyunca enerji sektörünün öncü isimlerine ev sahipliği yapacak.

Geleceğin enerji stratejilerinin şekillendirildiği bir platform olma hedefiyle yola çıkan zirvenin açılış programına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu ve sektör profesyonelleri katıldı. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, enerjinin sosyal ve ekonomik kalkınmanın en stratejik unsurları arasında yer aldığını söyledi. İnsanlık tarihi boyunca en önemli mücadelelerin enerji alanında yaşandığına dikkati çeken Başkan Burkay, enerjiyi milli bir mesele olarak gördüklerini, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması noktasında Bakanlık öncülüğünde yürütülen çalışmalara Bursa iş dünyası olarak en büyük katkıyı sağlamayı amaçladıklarını vurguladı.

“BAKANLIĞIMIZIN VİZYONU İŞ DÜNYAMIZA CESARET VERİYOR”

Dünyadaki teknolojik gelişmelerle birlikte enerjinin öneminin her geçen gün daha da arttığını belirten Başkan Burkay, “Bu noktada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın sektördeki rekabetçiliği artırma, yerlileşmeyi teşvik etme ve arz güvenliğini güçlendirme yönündeki çalışmalarını büyük bir takdirle karşılıyoruz. Sayın Bakanımız Alparslan Bayraktar’ın açıkladığı ‘Enerji Dönüşüm ve Yenilenebilir Enerji 2035’ vizyonu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ve 2030 Strateji Belgeleri, iş dünyamız için büyük bir yol haritası niteliğindedir. Biz de iş dünyası olarak bu sürece güçlü katkılar sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz.” dedi.

BÖLGESEL ENERJİ AJANSLARI KURULMALI

Dünya genelinde artan enerji talebine değinen Başkan Burkay, gelecek 3 yıl içerisinde küresel elektrik tüketiminin her yıl Japonya’nın toplam yıllık elektrik tüketimi kadar artış göstereceğini belirtti. Türkiye’de ise son 20 yılda üç kat büyüyen enerji talebinin, 2035 yılına kadar 510 teravatsaate ulaşmasının beklendiğini söyleyen Burkay, “Bu büyümeyi sürdürülebilir kılmak için; düşük karbonlu kalkınma çözümleri artık kaçınılmaz hale gelmiştir. İş dünyası olarak iki önemli konumuz var; yeşil ve dijital dönüşüm. İhracata dayalı büyüme hedefleyen bir ülke olarak yeşil enerji bizim için olmazsa olmaz. Bu noktada 2013 yılından bu yana dile getirdiğimiz bölgesel enerji ajanslarının kurulmasının önemli bir adım olacağını düşünüyoruz. Bakanlığımız koordinasyonunda kurulacak bu ajansların enerji arz güvenliğinin sağlanmasında önemli bir atılım olacaktır. Diğer taraftan Türkiye’nin sahip olduğu yenilenebilir enerji potansiyeli, bu dönüşümde elimizdeki en büyük fırsattır. RES ve GES kapasitesinin 30 bin megavattan 120 bin megavata çıkarılması hedefi, iş dünyamız için bir çağrı, yatırıma, iş birliğine ve vizyona davettir. Ancak bu hedefe ulaşmak için kapasite tahsisleri, teşvik mekanizmaları, sektörün en büyük sıkıntısı olan izin süreçleri ve piyasa öngörülebilirliği alanlarında yeni adımlara ihtiyaç duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.

“TEKNOSAB YENİLENEBİLİR ENERJİDE ÖRNEK BİR MODEL”

İbrahim Burkay, BTSO olarak her zaman Türkiye’nin kalkınma hedeflerine katkı sağlayan stratejik alanlara odaklandıklarını, enerji sektörünün de bu alanların başında yer aldığını ifade etti. Bu çerçevede Yeşil Büyüme Projesi, Enerji Verimliliği Merkezi ve Sektörel Konseyler gibi önemli adımların yanı sıra Türkiye’nin ilk yüksek teknoloji OSB’si TEKNOSAB’ı hayata geçirdiklerini kaydetti. TEKNOSAB’ın sadece ileri teknoloji üretiminin değil, aynı zamanda enerji verimliliği ve çevre dostu üretimin de merkezi olduğunu dile getiren Burkay, “Bölgedeki 140 büyük tesisin çatılarında ürettiği enerji 850 mw, toplam öz tüketimleri ise 3 gw’ye ulaşıyor. Ayrıca BBSolar iştirakimiz ile hücre üretimi için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Enerji sektörünün daha verimli, daha rekabetçi ve daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşması en büyük hedeflerimiz arasında yer alıyor. Bu kapsamda düzenlediğimiz Uludağ Enerji Zirvemizin yalnızca enerji sektörüne değil, tüm iş dünyamıza ilham veren, çözüm odaklı ve vizyoner bir ortam sunmasını temenni ediyorum. BTSO Enerji Konsey Başkanımız Sayın Erol Dağlıoğlu başta olmak üzere, konsey üyelerimize ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Destekleriyle bizlere güç veren Sayın Bakanımız Dr. Zafer Demircan’a ve tüm Bakanlık temsilcilerimize de ayrıca şükranlarımı sunuyorum.” diye konuştu.

“ENERJİ STRATEJİK ÖNEME SAHİP”

Bursa Valisi Erol Ayyıldız, enerjinin stratejik öneme sahip olan bir konu olduğunu söyledi. ‘İnsan vücudu için kan dolaşımı ne kadar önemliyse enerji de ülkeler için o kadar önemli bir unsur haline gelmiştir.’ diyen Vali Ayyıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Enerji, ülke ekonomilerinin en önemli güç göstergelerinden bir haline gelmiştir. Ülkemizin son 22 yılda gerek enerji çeşitliliği gerekse verimliliği açısından başarılı bir noktaya ulaşmasını sağlayan Bakanlığımıza vizyonları için teşekkür ediyoruz. Ayrıca Bursa gibi ekonomisi güçlü ve enerji ihtiyacı yüksek bir şehirde böyle bir zirvenin düzenlenmesini de önemli buluyorum. Bu konuya sahip çıkan ve zirveye öncülük eden BTSO Başkanımıza ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”

“SEKTÖREL YOL HARİTALARI OLUŞTURMAYI AMAÇLIYORUZ”

BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu, enerji sektörünün ortak aklını temsil eden Enerji Konseyi’nin kamu, özel sektör, akademi, yerel yönetimler ile tüm enerji paydaşlarını ortak çatı altında buluşturan önemli bir yapılanma olduğunu söyledi. Konsey olarak sektörel yol haritaları oluşturmak amacıyla çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Dağlıoğlu, dünyada teknoloji kullanımı ve dijitalleşme arttıkça enerji ihtiyacının arttığını, bu durumun yeşil enerjiyi öne çıkardığını ifade etti. Türkiye’nin fosil yakıtların aksine yenilenebilir enerji üretimi açısından çok avantajlı bir coğrafyada yer aldığını kaydeden Dağlıoğlu, “Türkiye’nin enerji ithalatı, cari denge üzerinde ciddi baskı oluşturuyor. Bu nedenle, yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları artık bir tercih değil zorunluluk haline geldi. Rüzgar ve güneş başta olmak üzere ülkemizin bu alandaki potansiyeli çok yüksek. İş dünyası olarak yeşil enerjinin kıymetini biliyoruz. Devletimizin desteğiyle enerjideki dönüşümün bel kemiğini yeşil enerji oluşturuyor.” dedi.

Dünyada gelecek beş yılda, geçmiş 150 yılda yaşanan kadar değişim meydana geleceğine dikkati çeken Dağlıoğlu, “Yapay zeka, büyük veri, data center ve elektrikli araçlar gibi değişimlerin öne çıktığı bu sürece hazırlanmamız gerekiyor. BTSO Enerji Konseyi olarak ev sahipliği yaptığımız bu zirveyle dünyadaki değişime odaklanan bir ortak akıl platformu inşa etmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

BAKAN YARDIMCISI DEMİRCAN, TÜRKİYE’NİN ENERJİ VİZYONU’NU ANLATTI

Zirvenin anahtar konuşmacısı olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, Türkiye’nin Enerji Vizyonu’nu paylaştı. Nezih bir ortamda, entelektüel bir katılımla “Geleceğin Enerji Stratejisi” gibi son derece önemli bir konunun tartışılacak olmasından memnuniyet duyduğunu ifade eden Bakan Yardımcısı Demircan, Uludağ Enerji Zirvesi’ne ev sahipliği yapan BTSO’ya teşekkür etti. Enerji alanında bütün ezberlerin bozulduğu ve yeni sistemlerin tartışıldığı bir dönem yaşadıklarını kaydeden Demircan, “Özellikle pandemi sonrası enerji algıları tamamen değişime uğradı. Sistem ters yüz oldu. Bütün hammaddelerin, lojistik zincirlerin dağıldığı bir dönemden geçtik. Bundan en çok enerji etkilendi. Yapay zeka, büyük veri gibi ilk kez gündeme gelen hususlarla karşılaşmaktayız. Bundan sonraki süreç, öncekilerden daha farklı olacak. Bu yüzden bir zihniyet değişimine ve stratejiye ihtiyacımız var.” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE SON 20 YILDA ÖNEMLİ BİR DÖNÜŞÜM YAŞANDI

Türkiye’de enerji alanında son 20 yılda önemli bir dönüşüm sağlandığına vurgu yapan Demircan, “20 yıl önce bugünden çok farklı bir tablo vardı. Yalnızca 35 bin mw kurulu gücümüz bulunuyordu. Türkiye’de dönüşümün ilk başladığı tarih 2001-2002 yılları oldu. Serbest piyasaya geçiş koşullarının sağlanmasıyla özel sektörün marifeti sisteme dahil edildi.” dedi.

YERLİ KÖMÜRE YENİ DESTEK GELİYOR

Bakanlık stratejilerinin belirleyen unsurların başında 2053 net sıfır karbon hedefinin yer aldığını belirten Demircan, “Paris İklim Anlaşması sonrası emisyona yönelik tüm ülkeler pozisyon almaya başladı. Çünkü emisyonların yüzde 70’i enerji kaynaklı. Bizler de Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu dönüşümü sağlamak zorundayız. Bununla birlikte arz güvenliğini sağlamak ve dışa bağımlılığı azaltmak da stratejimizin diğer sac ayakları. Ülke olarak hidrokarbon açısından zengin değiliz. Petrol-doğal gaz aramalarına hız vermiş olsak da elde ettiğimiz sonuçlar dışa bağımlılığımızı azaltacak seviyede değil. Sakarya’da günlük 10 milyon metreküp, Gabar’da 100 bin varile çıkarma hedefimiz için çalışıyoruz. Karadeniz ve Güneydoğu’da arama çalışmalarına hız veriyoruz. Burada önemli olan enerjiyi çeşitlendirmek, tek kaynaktan çok kaynağa çevirmek. Bu kapsamda elektrik ve doğal gaz kullanım ihtiyacına yönelik boru hatları dışında yüzde 70’e yakın kısmını LNG olarak alınmasını sağladık. Yerli ve yenilenebilir üretimi de dahil etmek için stratejik bir yaklaşım sergiliyoruz. Yerli kömür üretiminde zorluklar yaşıyoruz. Bu konuda yakın zamanda yerli kömürün desteklenmesi için Sayın Bakanımız tarafından yeni bir destek açıklanacak. Şu anda 11 bin mw kurulu güce sahibiz ancak etkin kullanımımız 5 bin mw. Halihazırda kurulu gücümüzü kömürün maliyetinden kaynaklı olarak kullanamıyoruz. Bu atıl gücü karşılamak için termik santral yapmaya kalksanız 4 milyar dolar harcamanız gerekiyor. Ülkemizde yer altında 200 milyon ton kömür bulunuyor. Ancak yerli kömür yakmak yerine Kolombiya, Avustralya gibi uzak ülkelerden kömür getirip elektrik üretmeye çalışıyoruz. Yenilenebilir enerjiyi artırmak zorundayız. Enerji kaynaklarını artırıp ithalatı düşürmemiz lazım.” dedi.

NÜKLEER ENERJİ KAYNAK ÇEŞİTLENDİRMEDE ÖNEMLİ

Enerjide güçlü ve modern altyapının önemine değinen Bakan Yardımcısı Demircan, kesintisiz, sürekli, kaliteli, uygun fiyatlı enerjinin tüketiciye sunulması gerektiğini vurguladı. Portföy çeşitlendirmede nükleer enerjinin önemli bir husus olduğunu kaydeden Demircan, Akkuyu, Sinop ve Kıyıköy’de nükleer enerji projeleri için çalışmaların sürdüğünü belirtti. Demircan ayrıca yenilenebilir enerji yatırımları konusunda Türkiye’nin son dönemde kat ettiği mesafe ve gelecek hedeflerine ilişkin verileri paylaştı.

Açılış konuşmalarının ardından etkinlik sponsorlarına plaketleri takdim edildi. Uludağ Enerji Zirvesi iki gün boyunca Yerli Teknoloji ve Mega Enerji Yatırımları, Enerji Yatırımlarında Finansal Dönüşüm: Sermaye Yapıları ve Fonlama Modelleri, Fosil Yakıtlarda Dönüşüm Stratejisi gibi 8 farklı konuda düzenlenecek paneller ve özel konuşmacılara ev sahipliği yapacak.

Haber Kaynak : İGF
GÜNDEM 18.04.2025 10:05:52 0